Zazaca Dil Kursu
(Kuzey Zazacası, Pülümür ağzı)
Mesu t Keskin
Son güncelleme: 13.04.2010 © Mesut Keskin
2
Zazaca-Alfabe (Kuzey) ......................................................................................................................................................5
Ders 1: Naskerdene - Tanışma .........................................................................................................................................6
Ders 2: Tı çı kar kena? - Ne iş yaparsın?........................................................................................................................8
Ders 4: Namê taê kes u çiyu – bazı kişi ve eşyaların ismi ...........................................................................................11
Ders 5: Reqemi - Sayılar..................................................................................................................................................12
Ders 6: Raştê jübini biyaene - Karşılaşma ....................................................................................................................15
Ders 7: Sate çanda – Saat kaç ?.....................................................................................................................................17
Ders 8: Şimdiki zaman ....................................................................................................................................................20
Ders 9: Adın bükünlü hali ...............................................................................................................................................22
Ders 10: Gulizare lewê khalık u pirıka xo de – Gülüzar dedesiyle nenesinin yanında.............................................25
Ders 11 – Weli sono sole herineno – Veli tuz almaya gidiyor......................................................................................26
Ders 12 – Dönüşlü Zamir “xo”........................................................................................................................................30
Ders 13 – Belirsiz tekil soneki –ê ...................................................................................................................................32
Ders 14 – Ad tamlamada yer değiştirme........................................................................................................................36
Ders 15 – İlgi cümleleri....................................................................................................................................................37
Ders 16 – Kelime gruplardan isim ve sıfat tamlaması ..................................................................................................38© Mesut Keskin
3
Önsöz
Zazaca, Doğu Anadolu’da, Fırat ve Dicle’nin başladığı kolların arasında konuşulan yerli bir dildir. Hint-Avrupa dil ailesinin
İrani dalının Kuzey-Batı İrani gurubuna aitttir ve böylece Farsça, Kürtçe, Beluçi gibi dillerle akrabadır. Zazalar’ın nüfusu tam
olarak bilinmemekte, fakat tahminlere göre üç ile altı milyon arası olduğu düşünülüyor.
Köken olarak Zazaca Kuzey-İran’da Hazar Denizi kıyısında, Gīlān dağlık bölgesinde bulunan „Deylemān“a dayanmakta.
Hala orda konuşulan Sengserī, Māzenderānī, Tātī (Herzendī), Semnānī gibi diller Zazacaya bazı yönleriyle Kürtçeden daha
da fazla bir yakınlık arzetmekte. Bugün Güney-Mezopotamya bölgesinde dil adaları halinde varolan Goranca (Gōrānī) ve
Beluçistan’da konuşulan Beluçça (Balōčī) de keza Zazacaya yakındır. Zazalar muhtemelen 10. ile 11. yüzıl arası bugünki
yurduna göçmüş ve Deylemliler’in torunları olan bir halktır. Belgeli olarak yazıtlarda bulunan Orta-İrani dillerden olan Part
diliyle (MÖ 3.yy. – MS 3.yy.) de bir tarihi akrabalığı var. Zazalar’ın ataları bugün sükun ettikleri yerden (tarihi Dersim) de
diğer bölgelere dağıldıklarına dair kuramlar mevcut.
Zazacanın konuşulduğu bölge, Sivas’ın batısından başlayarak Dersim (Dêsım), Erzincan (Erzıngan), Gümüşhane’den
doğuya Bingöl (Çewlıg), Eruzurum’un kuzeyi (Çat, Aşkale, Tekman, Hınıs), Varto’dan (Gımgım), Elazığ (Xarpêt) üzeri
güneye Diyarbakır, Siverek (Sêwregı), Adıyaman (Semsur) illerine kadar uzanan bir alanı kapsamaktadır. Ayrıca Malatya
(Pötürge ve Arapkir), Mardin (Sason), Mutki, Sarız (Kayseri), Selim (Kars), Göle (Arhadan), Aksaray illerinin bazı köylerinde
ve de İstanbul, Ankara, İzmir, Mersin gibi metropollerde de konuşulmakta. Almanya’da 150.000 ile 200.000 arası Zaza
yaşadığı düşünülüyor.
İnanç olarak Zazalar, Alevi ve Sünni diye ikiye ayrılır. Alevi-Zazalar’ın yerleşim yeri Zaza yurdunun kuzeyindedir. Sünni
Zazalar’ın çoğunluğu Şafii, güneydeki kısmı da Hanefi’dir.
Zazaca dil alanının ana yerleşim yeri
Tarihten bu yana Zazalar, özellikle Dersimliler Alevi kimliğinden ötürü hükümdarların baskılarına maruz kaldılar. Kendi
yurtlarında henüz bir ulusal hareketi olmamıştır, dahası Avrupa’da uluslaşma fikri gelişmeye başlamıştır; ki son yılların
haricinde ulusaldan ziyade ümmetçlik anlayışı geçerliydi. Dersim ve Varto gibi yerlerde de özellikle sol örgütler taban
bulmuştur. Kuzey-Mezopoamya’daki birçok (dahası dini yönde olan) ayaklanma ve direnişlerin sahibi Zazalar’dır, bunlardan
en bilineni 1925 tarihindeki Şeyh Sait Ayaklanması ve 1937-38 Seyit Rıza’nın önderliğinde gelişen Dersim Direnişi’dir.
Dersim direnişi ise 1938’de bir soykırım ve tehcirle sonuçlanmıştır.
Zazalar’ın birçoğu yurdunun dışında ve diasporada yaşadığı şaşırtıcı değildir. Baskı ve köy boşaltmaların dışında bölgenin
boşalıp metropollere olan akıma ayrıca ekonomik konumu da katkıda bulunmuştur.
Zazalar’ın yaşadığı bölge genelde dağlıktır, tahıl ve hayvancılıkla geçinilir. Kürt Ulusal Hareketi’nin yürüttüğü savaş
nedeniyle Zazalar’ın, Kürtler’in ve Süryaniler’in son yıllardaki köy boşaltmalarından dolayı yaşam kaynağına ağır darbe
inmiştir, ki insanların şehirlere göçe zorlanmasından katlanmak zorunda kaldığı ağır koşullar, asimilasyon sürecini de
hızlandırmıştır. Bugün birçok köy boş durmakta veya yaşlılar sükun etmekte. Gençler dahası yazını köylerde geçirmekte.
İlk yazılı kaynakları dil bilimci Peter Lerch 1850 yıllarında derlemiştir. Zazalar’ın kendi ürettiği yazılı kaynaklar oalrak 1899
yılında Diyarbakır’da Ehmedê Xasi’nin ve akabinde 1933’te Şam’da yayınlanan Usman Efendiyo Babıc’ın mevlütleri bilinir.
Düzenli olarak Zazacanın Latin harfleriyle yazı diline geçmesi 70li yıllardaki ufak devinimlerden sonra 80li yılların başında
kültür dergileri aracılığıyla İsveç, Almanya ve Fransa’da devreye girdi. Son yıllara kadar ise çeşitli dergiler ve kitaplar,
özellikle İstanbul’da çıkmaya başlamıştır. Yazı dili özellikle analisanı olan tahsilli nesil arasında gittikçe yaygınlık kazanmaya
başlamıştır. Gençlerin ilgisini ise batı müziğiyle yoğrulmuş Zaza müziği çekmekte. Yurtdışında ise pek az radyo ve
televizyon yayını mevcut. Zaza dilinin bugünki durumuna göre tüm dilsel faaliyetler kızgın bir taşa akıtılan damlalardır. © Mesut Keskin
4
Dilin bu denli vahim bir konuma düşmesinin büyük sebebi Türk devletin asimilasyon politikasıdır. 90lı yılların başına kadar
Türkiye’de azınlık dillerinin kamuoyunda konuşulması, hele de yazısal veya işitsel olarak açıklanması, müzik üretilmesi
kanunen cezalandırılabiliyordu. Eğitimdeki türkleştirme politikası da maalesef başarı elde etmiştir, öyle ki Alevi-Zazalar’da
genç nesil çoğunluk olarak dile hakim değil, ondan ötesi çocuklarına öğretmemekte. Sünni Zazalar’da da asimilasyon yeni
yeni belirmeye başlamıştır. Fakat genç nesilde anadilini öğrenme veya temel bilgilerini ilerletme merakının arttığı da dile
getirilmesi gerek, ki bu sevindiricidir. Beni böyle bir dil dersi müfredatı hazırlamaya iten sebep de en çok insanların dillerini
öğrenme hevesini görmem oldu.
Yaklaşık yüz yıl önce Zazacanın bir Kürt lehçesi değil de başlınaşına bir dil olduğu dilbilimsel olarak kanıtlanmış olmasına
rağmen, özellikle siyasi çevrelerce ve kamuoyunda yaygın olarak, bir Kürt lehçesi olarak görülmektedir. Nedenlerden biri de,
doğu Anadolu’dan gelen insanları, Zaza, Süryani, Arap, Ermeni, Türk Alevisi vs. de olsa, otomatikmen „Kürt“ diye
sınıflandırma önyargısıdır. Tekyanlı ve milliyetçi siyaset, Zazalar üzerine olan statüko, bilgisizlik gibi sorunlar veya Kürtler’in
bilinen bir millet olarak Türkiye’de Zazalar’a en yakın halk olması da buna neden olmakta. Bundan yaklaşık on yıl öncesine
kadar misak-ı milli sınırları içinde bulunan azınlıklar üzerine „Türklük“ anlayışın dışına çıkan herhangi bir toplumbilimsel,
kültürel veya dilbilimsel araştırma yapıp kendi adıyla anmak bölücülük olarak görüldüğünü söylemenin tabiri caizdir.
Günümüz Türkiye’sinde bile kitaplar ve dergiler kitaplıkların rafında satışa durmasına rağmen, bireylerin üzerinde taşıması
sakıncalıdır ve hatta kimi yayınların ve derneklerin de toplatılması, cezalandırılması veya yasaklanması vuku bulmuştur.
Nitekim, Zazalar ve Zazaca hakkında nesnel ve bilimsel çalışmaların Avrupa’da yürütülmekte. Türkiye’de çok az yazılı
kaynağın bulunmasından dolayı hala bu konu üzerine bilgisizlik hüküm sürmekte.
Zazalar’da yaşlı neslin kendisini Kürt, dillerini Kürtçe olarak görmemesine rağmen, özellikle siyasi çevrelere karışan genç
kesim Kürt Ulusal hareketinden etkilenip kendisini Kürt olarak, ama hala Türk olarak da gören vardır.
(henüz bitmemiş olan) Ders Müfredat ına ilişkin
Zazacanın yazı diline geçişi ve alfabenin oluşumu son yıllarda gerçekleştiğinden ve henüz bir dil enstitüsüne sahip olmadığından
ötürü standardize statüsüne ulaşmamıştır. Şimdiye kadar kendi herkesin şivesiyle yazması tercih edilmekte, ki bu bireyin kendi
dilinde gelişmesine de yarar sağlamakta. Bu çalışmada da belirli bir şive esas alınmıştır. Ekte ise lehçe ve kelime farklılıkları
gösterilecektir.
Zazaca, üç ana lehçeden oluşur: Kuzey lehçeleri (Alevi diyalektleri), Palu-Bingöl lehçeleri (merkez) ve Çermik-Siverek lehçeleri
(güney). Güney ve merkez diyalektleri birbirine biraz daha yakındır, ki bunların arasında geçiş şiveleri de vardır. Kuzey diyalektleri
ise Batı-Dersim (Hozat-Ovacık), Doğu Dersim (Tunceli, Pülümür, Erzincan, Sivas, Kelkit, Erzurum) ve Bingöl-Varto ağızlarından
müteşekkildir.
Anadiline hakim ve şivelerle tecrübesi olan biri genelde tüm bölgelerdeki Zazacayla iletişim kurabilir. Ne var ki bir yandan Zazacayı
konuşanların arasında ortak bir iletişim, eğitim olmamayışı, öte yandan Türkçe eğitimden geçme ve medyanın da etkisiyle son
nesillerin kelime dağarcığı günlük sözcüklerle sınırlı kalmıştır. Her yörenin de kendine göre günlük kelime dağarcığı ve fonetik
yapısı oluşmutur, ki bu da bazan diyalektler arası anlaşabilme zorunluğu yaratmaktadır. Göreceli olarak en muhafazakar şiveler
arasında sayılabilen Kiği ve Diyarbakır yöresinde konuşulan Zazacadır. Benim için olası bir „standart“ dil ile bir ders müfredatı
oluşturmak mümkündür, fakat şu an toplum arasında biraz yapay kalır.
Bu çalışmada esas alına şive Pülümür-Erzincan yöresinde konuşulan Zazacadır, ki bu ağız Kuzey-Zazacasında en yaygın sayılan
ağız sayılır ve Sivas, Kelkit, Şiran, Gümüşhane ve Erzurum’da konuşulan Zazacayla nerdeyse eşittir. Diğer lehçelerle yazı dilinde
de dahil iyi anlaşmayı sağlayabilmek için yerel sesler yerine bazı ses ortaklıları tercih edilmiştir.
Çalışmada öğrenilenin pratikte kullanılması ancak tavsiye edilir. Anadili Zazaca olanlarla irtibatta bulunmanın, kelimelerin doğru
telaffuzu, tonlaması ve dilin melodisini, kelime kalıplarını, deyimlerini benimseyebilme açısından pek de yararı vardır.
Elinizde bulunan ders müfredatı kurs kitabı olarak da kullanılabilir.
Sevgili okurlara dili öğrenmedeki gayretinin yitmemesini ve başarılı olmasını diliyorum! Bu çalışmaya dair eleştirileriniz de beni
ayrıca sevindirecektir.
Mesut Keskin
mesut.keskin@web.de © Mesut Keskin
5
Zazaca-Alfabe (Kuzey)
IPA Telaffuzu örnek Türkçesi
A a [a] Türkçedeki gibi adır ateş
B b [b] Türkçedeki gibi. Sonses veya içses olarak yöreye göre “v” gibi de okunur bıra kardeş
C c [dz]
[dZ]
sonses veya içses olarak a, e, ı, o, u ünlülerin önünde „dz“ gibi okunur, bazı yörelerde iç veya
sonseste “z” gibi de okunur.
ê, i, ü ünlülerin önünde Türkçedeki „c“ gibi okunur, bazı yörelerde içseste “j” gibi de okunur.
cor
cêr
yukarı
aşağı
Ç ç [ts
h
[
[tS
h
[
sonses veya içses olarak a, e, ı, o, u ünlülerin önünde „ts“ gibi okunur
ê, i, ü ünlülerin önünde Türkçedeki „ç“ gibi okunur (nefesli)
çım
çi
göz
eşya, şey
D d [d] Türkçedeki gibi dı iki
E e [E] Türkçedeki gibi des on
Ê ê [
j
E]
[e]
içses olarak „yemek“teki „ye“ gibi okunur (yöresel olarak sadece ince ê de var)
sonses olarak ince e diye okunur, „el“ (alem) „e“sine yakın
dês
rocê
duvar
birgün
F f [f] Türkçedeki gibi fek ağız
G g [g] Türkçedeki gibi ga öküz
Ğ ğ [“] Yumuşak g, artdamak ünsüzü olarak telaffuz edilir (Arap. غ), gargara „g“si ğerib garip
H h [h] Türkçedeki gibi her eşek
I ı [ˆ] Türkçedeki gibi, biraz i’ye yakındır bılbıl bülbül
İ i [i] Türkçedeki gibi isan insan
J j [Z] Türkçedeki gibi jü bir
K k [k
h
] Türkçedeki gibi kay oyun
L l [l] Türkçedeki gibi lac oğul
M m [m] Türkçedeki gibi mae anne
N n [n] Türkçedeki gibi new dokuz
O o [o] Türkçedeki gibi oraji yokuş
yukarı
P p [p
h
] Türkçedeki gibi (nefesli) pi baba
Q q [q] Küçük dil yöresinden telaffuz edilir (Arap. ق), sert, gargara „k“si qatır katır
R r
rr
[r]
[R]
[r]
Önses olarak çift „r“ gibi telaffuz edilir
İçses ve sonses oalrak Türkçedeki gibi telaffuz edilir
İçses ve sonses olara „rr“ diye yazıldığında çift „r“ gibi telaffuz edilir
roc
ara
bırr
güneş
kahvaltı
orman
S s [s] Türkçedeki gibi sae elma
Ş ş [S] Türkçedeki gibi şêr aslan
T t [t
h
] Türkçedeki gibi tici güneş
ışını
U u [u] Türkçedeki gibi uca ora, orda
Ü ü [y] Türkçedeki gibi dü duman
V v [v] Türkçedeki gibi va rüzgar
W w [w] İngilizcedeki water“in “w”si gibi talffuz edilir, çiftdudak, yarımünlü; “u”ya yakın wae kızkardeş
X x [X] ğ ünsüzün sert (sessiz) varyantı, artdamaktan telaffuz edilir. (Arap. خ), Almancanın "ch"si xoz domuz
Y y [j] Türkçedeki gibi yaxe yaka
Z z [z] Türkçedeki gibi zon dil
çh [ts]
[tS]
nefessiz ve sert telaffuz edilen bir „ç“ (diğer „ç“nin telaffuz kuralları geçerli) çhep
çhik
sol
kıvılcım
kh [k] nefessiz ve sert telaffuz edilen bir „k“ khez sarışın
ph [p] nefessiz ve sert telaffuz edilen bir „p“ phon yassı
th [t] nefessiz ve sert telaffuz edilen bir „t“, (Arap. ط’sına yakın) theyr kuş
lh […] kalın „l“ (istisnaen bazı kelimelerde mevcut) lhınci çamur © Mesut Keskin
6
Ders 1: Naskerdene - Tanışma
Hesen: Ma be xêr di! Merhaba!
Gulizare: Xêr be sılamet! Merhaba! (karşı yanıt)
Hesen: Namê mı Heseno. Namê to çıko? Benim adım Hasan. Senin adın ne?
Gulizare: Namê mı Gulizara. Benim adım Gülizar.
Hesen: Namê i mormeki çıko? O adamın adı ne?
Gulizare: Namê ey (dey) Heydero. Onun adı Haydar.
Ma, namê a cênıke çıko? Peki, o kadının adı ne?
Hesen: Namê dae Viala. Onun adı Viale.
Gulizare: Çıturia? Nasılsın ?
Hesen: Tı wes be, ez rındane. Hal-demê to çıturio? Sağol, iyiyim. Sen nasılsın („hal-vaktin nasıl“)?
Gulizare: Rındo, Heq raji bo! İyidir, sağol!
Hesen: Heyder kamo? Haydar kim?
Heyder: Heyder ezane. Haydar benim.
Gulizare: Viale kama? Viale kim?
Viale: Viale ezane. Viale benim.
Hesen: Tı Melisa niya? Sen Melisa değil misin?
Ğezale: Nê, namê mı Ğezala. Hayır, benim adım Hazal.
Hama namê tüyo xêr Heseno, heni? Ama senin adın Hasan, değil mi?
Hesen: Heya, ez Hesenane. Evet, ben Hasan’ım.
O ciamord kamo? O adam kim?
Ğezale: Nêzanane kamo. Kim olduğunu bilmiyorum.
Ma, a çêneke kama? Peki, o kız kim?
Hesen: Ez ki nêzanon kama. Ben de kim olduğunu bilmiyorum. © Mesut Keskin
7
Sözcüklerin anlamı: (e: eril ad, d: dişil ad)
1. Zazacada isimlerde eril-dişil ayrımı vardır. Eril sözcükler daima bir ünsüzle biter, sondan vurguludur. Çêneke, Viale
gibi adlarda sondan ikinci hece vurguludur (e: eril, d: dişil)
ma biz, bizi, bizim
ma, … peki, ya
be, ebe … ile
xêr e hayır, iyilik
di gördü(k)
sılamet e selamet
name e isim, ad
namê to ismin, adın
namê dey (ey) onun [eril] adı
namê dae (ae) onun [dişil] adı
mı benim, beni
to senin, seni
çık, çı ne
mormek, mordemek adam
cênıke d kadın
a 1. o [dişil]
2. [bükünlü halde addan
önceki dişil işaret zamiri]
i o (bükünlü halde addan
önceki eril işaret zamiri)
çıturi, çıtur nasıl
ez ben
tı sen
rınd iyi
hal e hal, durum
dem e vakit, dem
wes hoş, güzel; sağ
wes be ! sağol !
Heq raji bo! allah razı olsun!
kam kim
nê yok, hayır
heya, ya evet
hama ama
ciamord (ciamerd) erkek
nêzanane/nêzanon bilmiyorum
çêneke kız
ki de/da, dahi
Dilbilgisi 1: “biyene: olmak” ek-fiilinin sıfat (önad) ile çekimi
Sıfata şahıs soneki eklenerek „olmak“ fiili şimdiki zamana göre çekilir.
ez rındane (rındu) ben iyiyim ma rındime biz iyiyiz
tı rında sen iyisin sıma rındê siz iyisiniz
o rındo o (eril) iyi i rındê onlar iyi
a rında o (dişil) iyi
Sözcüklerin anlamı:
ez nisenane (nison) ro oturuyorum
koti, koti de nere, nerde
... de ..de/da
... ra ...den
Anqara Ankara
Erzıngan Erzincan
Bingol / Çewlıg Bingöl
Xarpêt / Eleziz Elazığ
ez heni zanon galiba, sanıyorum
heni öyle
ke ki
beno olabilir, mümkün
Hesen: Ez Anqara de nisenane ro. Tı koti nisena ro ? Ben Ankara’da oturuyorum. Sen nerde oturuyorsun?
Gulizare: Ez İzmir de nisenane ro. Ben İzmir’de oturuyorum.
Ez Pılemoriye rawane, tı koti rawa ? Ben Pülümürlü’yüm, sen nerelisin?
Hesen: Ez Erzıngan rawane. Ben Erzincanlıyım.
Ma, Heyder koti rao? Peki, Haydar nereli?
Gulizare: Heyder Bingol (Çewlıg) rao. Haydar Bingöllü.
Ğezale koti rawa? Hazal nereli?
Hesen: Nêzanon koti rawa. Nereli olduğu bilmiyorum.
Gulizare: Ez heni zanon ke a Eleziz rawa. Galiba Elazığlı (Sanıyorum Elazığlı).
Hesen: Heya, beno. Evet, olabilir.
Nerelisin?
tı koti rawa ?
tı yê kotia ?© Mesut Keskin
8
Ders 2: Tı çı kar kena? - Ne iş yaparsın?
Sözcüklerin anlamı:
ez sonane (son) … -e gidiyorum
kar, gure e iş
tı kena yapıyorsun
malım, malıme öğretmen [eril/dişil]
malımê sıma öğretmeniniz
ro ... -e, birisine (bazı fiillerde)
sıma rê size
ez salıx danane öğretiyorum
tı salıx dana öğretiyorsun
Zonê Ma bizim dil (Zazaca)
mekteb e okul
universıte e üniversite
mıhendıs mühendis
insat m inşaat
ez gurinane çalışıyorum
thal, bêkar u bêgure işşiz
khebaniye d ev kadını
pê çınay neyle, hangi araçla
tı sona gidiyorsun
tı çıtur sona kar? işe nasıl gidiyorsun?
otoboz e otobüs
tırene d tren
arebe (d), makina (e) araba
peya / lıngu ra yaya
ez kar nêsonane işe gitmiyorum
karê mı çino işim yok, işsizim
çino yok
esto var
Tı çı kar kena? Ez malımane, malımê sıma. Ez ro sıma Zonê Ma salıx danane.
Hesen: Ez sonane (son) mekteb.
Gulizare: Ez sonane universıte.
Viale: Ez mıhendısane.
Heyder: Ez insat de gurinane (gurin).
Ğezale: Ez khebaniyane.
Melisa: Ez thalane / bêkar u bêguriyane.
- Ma, tı çıtur (pê çınay) sona kar?
Hesen: Ez ebe otoboz sonane mekteb.
Gulizare: Ez ebe tırene sonane universıte.
Viale: Ez ebe arebe sonane kar.
Heyder: Ez peya (lıngu ra) sonane kar.
Ğezale: Ez kar nêsonane, khebaniyane.
Melisa: Ez ki kar nêsonane. Karê mı çino!
Dilbilgisi 2: koşaç („olmak“ ek-fiilin çekimi)
Koşaç, Türkçedeki –dir ek-fiiliyle eşanlamlı olan “olmak” mastarın şimdiki zamana göre çekimidir.
(ez) ezane benim (ma) mayme biziz
(tı) tıya sensin (sıma) sımaê sizsiniz
(o) uyo odur (eril) (i) iyê onlardır
(a) awa odur (dişil)
Olumsuzluk:
ez niyane değilim ma nime değiliz
tı niya değilsin sıma niyê değilsiniz
o niyo o değil (eril) i niyê değiller
a niya o değil (dişil)
Ne ile işe gidiyorsun? ... ile gidiyorum
tı çιturi sona kar? ez ebe... sonane
tı se sona kar? ez ... ra sonane
tı pê çιnay sona kar? ez pê ... sonane © Mesut Keskin
9
Alıştırma 1
Perşi – Sorular. Lütfen örnekte verildiği gibi doğru olan koşacı yazın ve soruları yanlış yöneltilği taktirde doğru
yanıtlayın !
Örnek: Viale çı kar kena? – Viale mıhendısa. Viale peya sona kar? – Nê, Viale ebe arebe sona kar.
Ğezale çı kar kena? – Ğezale ________________.
Heyder insat de gurino? – Heya, Heyder ____________________.
Melisa profesora? - Nê, Melisa profesore niya, Melisa _________________.
Hesen ebe tırene sono mekteb? - Nê, Hesen ___________________ sono mekteb.
Gulizare pê çınay sona universıte? - Gulizare pê __________ sona universıte.
Melisa ebe otoboz sona kar? – Nê, Melisa kar nê__________.
No çıko? – Bu ne?
Örnek: Na çıka? Na tırena.
No çıko? – No ________________.
No çıko? - ____ ________________.
No mormek koti gurino? – No mormek ___________ de gurino.
No mormek kamo? No _____________.
Na cênıke çıtur sona kar? – Na cênıke _________________.
Dil bilgisi: Dişil adlar veya sıfatlar (önadlar) ünsüzden sonra bir –e son eki alır ve sondan vurgusuz olur.
malım: Heyder malım niyo. Heyder rındo? Heyder rınd niyo, nêweso.
malıme: Melisa ki malıme niya. Melisa rında? Melisa ki rınde niya, pêrsana.
Sözcükler:
no e / na d bu (eril/dişil)
nêwes, pêrsan hasta
profesore Professör [bayan]
malım öğretmen [erkek]
malıme öğretmen [bayan] © Mesut Keskin
10
Ders 3: Sobeta Têlefoni – Telefon konuşması
Sözcüklerin anlamı:
têlefon keno telefon ediyor [eril]
Heq raji bo Sağol [“Allah razı olsun”]
pi u bıra canım [oğlanlara hitap]
amıke hala
amıkê hala! [ünlenme]
doman çocuk; domani – çocuklar
pêro hepsi
pêro ki hepsi de
Gule Gül [kadın ismi]
çê e ev
çê dera (o) evde [dişil]
çê de niya evde değil [dişil]
hona daha, henüz
sonde akşama, akşamleyin
mekteb ra okuldan
yeno geliyor [eril]
reyna tekrar, bir daha
ez têlefon kenane telefon ederim
xatır be to ! hoşça kal ! (ayrılan)
oğır bo ! güle güle ! (kalan)
Hesen têlefon keno...
Hesen: Ma be xêr di!
Esma: Xêr be sılamet!
Hesen: Çıturia?
Esma: Rındane, Heq raji bo! Tı se kena?
Hesen: Wes be, ezı ki rındane.
Esma: Tı kama, pi u bıra?
Hesen: Ez Hesenane.
Esma: Haa, Hesen, tıya?
Hesen: Heya amıkê. Domani çıturiê?
Esma: Pêro ki rındê.
Hesen: Gule çê dera?
Esma: Nê, çê de niya. A hona kar dera.
Hesen: Ma, Heyder çê dero?
Esma: O ki çê de niyo. Sonde mekteb ra yeno.
Hesen: Rınd. Ez sonde reyna têlefon kenane. Xatır be to!
Esma: Oğır bo!
Dilbilgisi 3: çoğul
Zazacada ismin çoğulu vurgusuz olan –i ekiyle oluşturulur:
doman – domani çocuk - çocuklar
telefon – telefoni telefon – telefonlar
çêneke – çêneki kız - kızlar
–e ile biten dişil sözüklerde, –e son eki düşer, –i ekini alır.
Sözcük a, e, o, u seslileriyle bitip eril olduğu takdirde, –y ekini alır:
universıte – universıtey üniversite – üniversiteler
bıra – bıray (erkek) kardeş - kardeşler
Diğer çoğullaştırma kuralları üzerine ileride durulacak.
Nasılsın?:
çıturia ?
çıtana ?
sena ?
senêna?
wesa, rında?
halê to çıturio ?
se kena?
İyiyim:
rındane
weşiya to
Sağol!:
Heq raji bo!
wes be!
wes u war be!
Heq kemaniye medo! © Mesut Keskin
11
Ders 4: Namê taê kes u çiyu – bazı kişi ve eşyaların ismi
eril sözcükler: dişil sözcükler:
defter defter kağıde kağıt
kıtab kitap qeleme kalem
ap amca amıke hala
xal dayı xalıke teyze
bon (ban) ev [dış kısmı] sate saat
lac oğul çêna (kêna) kız çocuğu
çêber (kêber) kapı masa masa
çê (kê) ev [iç kısmı] xonça yuvarlak masa
iskeme sandalya sandalya sandalye
pi baba mae anne
bıra erkek kardeş wae kızkardeş
Dilbilgisi 4: adın cinsiyeti
Zazacada adın 2 cinsiyeti var: eril ve dişil. Dişil sözcükler her zaman şu 3 ünlüyle (vokalle) biter:
1. -e (son hecede vurgusuz): amıke – hala: a amıka – o haladır [Dikkat: -e soneki düşer, –a takılır]
2. -i (son hecede vurgusuz): kardi – bıçak: na kardia – bu bıçaktır [-i sesi kısa okunur, {kardya} gibi]
3. -a (son hecede vurgulu): xonça – yuvarlak masa: na xonçawa – bu masadır [-a kalır]
-a ünlüsü biten dişil sözcüklerin çoğullaştırılması:
-a ünlüsüyle dişil kelimeler çoğul hali aldığında –a ünsüzü düşüp –ey sonekini alır:
manga mangey inek - inekler çêna çêney kız çocuğu – kız çocukları
kesa kesey kaplumbağa xonça xonçey (yuvarlak) masa - masalar
Dikkat: bazı –a ile biten kelimeler erildir: bıra, va (rüzgar), la (ip), ga (öküz) gibi !
Alıştırma 2
Lütfen alttaki sözcüklerin doğru olan koşaçı ile örneklere göre yazın! Örnek: a kağıda: “kağıttır”
(defter) _____________ (kağıde) a kağıda
(kıtab) _____________ (qeleme) _____________
(ap) _____________ (amıke) _____________
(xal) _____________ (xalıke) _____________
(bon) _____________ (sate) _____________
(lac) _____________ (çêna) a jü çênawa
(çêber) _____________ (masa) _____________
(çê) _____________ (xonça) _____________
(iskeme) _____________ (sandalya) _____________
(pi) _____________ (mae) _____________
(bıra) o bırao (wae) ____________ © Mesut Keskin
12
Ders 5: Reqemi - Sayılar
1 jü, zu
2 dıde, dı
3 hirê
4 çar
5 phonc
6 ses
7 hawt
8 heşt
9 new
10 des
11 des u jü
12 des u dıde (des u dı)
13 des u hirê
14 des u çar
15 des u phonc
16 des u ses
17 des u hawt
18 des u heşt
19 des u new
20 vist
21 vist u jü
30 hirıs
31 hirıs u jü
40 çewres
50 phoncas
60 seşti
70 hawtae
80 heştae
90 newae
100 se
101 se u jü
200 dısey
222 dıse u vist u dıde
300 hirêsey
400 çarsey
500 phonsey
1000 hazar
1100 hazar u se
1234 hazar u dıse u hirıs u çar
1999 hazar u newse u newa u new
2000 dıhazari
2001 dıhazar u jü
not: "dıde" (2) sayısı sadece sayıldığında söylenir, isimlerde kullanılmaz: dı bıray.
Serri - Yaş
Tı çand serri dera? Kaç yaşındasın?
Ez hirıs u dı serri derane. Otuziki yaşındayım.
Viale çand serri dera? Viale des u new serri dera.
Heyder çand serri dero? Heyder vist serre dero.
Gulizare hirıs serre dera? Nê, Gulizare hirıs serre de niya, a vist u hawt serri dera.
Hesen des u heşt serri dero? Heya, Hesen des u heşt serri dero.
Diğer soru çeşitleri:
Tı çand serriya? Ez çewres serriyane.
Ğezale çand serriya? Ğezale vist u dı serriya.
Hesen çand serriyo? Hesen des u ses serriyo.
Gule hirıs u phonc serriya? Nê, Gule hirıs u jü serriya.
Mıstefa phoncas serriyo? Nêzanon, çand serriyo.
Serrê to çandê? Serrê mı hirıs u dıyê.
Tı çand serranê xo dera? Ez vist u heşt serranê xo derane.
Dikkat: Zazacada sayılarla isimlerde çoğul kurmak biraz karışıktır:
10 serri ; 11 serre ; 12 serri 20 serre 30 bıra ; 34 bıray 50 kağıde ; 59 kağıdi
20 qeleme ; 21 qeleme ; 25 qelemi 40 çê ; 41 çê ; 44 çêi 60 kıtab ; 62 kıtabi
Ona (10) bölünebilen ve artı 1 ile olan sayılarda isimler tekil şeklinde söylenir: 1 serre, 11 serre,
20 serre, 21 serre, 50 serre
Tüm diğer sayılar, 10 ile birlikte, isimler çoğul olarak belirtilir: 2 serri, 10 serri, 12 serri, 22 serri,
55 serri
çand / çend – kaç
tı çand serri dera?
tı çand serriya ?
serrê to çandê ? © Mesut Keskin
13
Dilbilgisi 5: Bükünlü halin kişi zamirleri
Zazacada isimde iki hal var:
1. “kim” veya “ney” sorularını yanıtlayan yalın hal (Lat. Casus rectus)
2. „kime, kimi, kimin, kimden“ gibi tüm diğer soruları yanıtlayan bükünlü hal (Lat.Casus obliquus)
Dilbilgisi 1 altındaki kişi zamirleri (şahıs zamirleri) yalin hali oluştururken, aşağıda belirtilen bükünlü
halin iyelik zamirlerini teşkil eder (yanında belirtilen koşaç bağı (-dır fiili) için çekim kökenidir):
iyelik zamiri koşaç ile iyelik zamiri koşaç ile
mı mın- benim ma ma- bizim
to tüy- senin sıma sıma- sizin
ey (dey), cı (d)ey- onun (eril) inu (dinu) (d)inan- onların
ae (dae), cı (d)a- onun (dişil)
Dilbilgisi 6: tamlama – ad tamlaması
Bir adı daha ayrıntılı niteleyen sıfat, iyelik zamiri veya tamlayan durumunda olan ad Zazacada genelde sona
gelir. Tamlanan ad bu durumda bir iyelik eki alır (izafet). İyelik ekinden önceki hece vurgulanır.
Ad nitelemelede tamlanan ad:
- eril adlarda: -ê
- dişil adlarda: -a
- çoğul halinde: -ê
iyelik ekini alır.
Ünsüzle biten eril ad, –ê iyelik ekini alır:
kar: karê mı iş (bire bir: iş, benim olan)
kıtab: kıtabê to kitabın
Sondan vurugulu –e ünlüsüyle biten eril ad, –ê iyelik ekini alır, fakat –e ünlüsü –ê ekiyle erişir:
name: namê dey (ey) onun adı (eril) gure: gurê dae (ae) onun işi (dişil)
–a veya –o ünlüleriyle biten eril ad, –ê iyelik ekini alır (kaynaştırma harfi olmadan):
bıra: bıraê ma kardeşimiz ko: koê sıma dağınız
Sondan vurgulu –i veya –ü ile biten eril ad, kaynaştırma harfi –y- ile –ê iyelik ekini alır:
pi: piyê mı babam çü: çüyê to çubuğun
Vurgusu sondan ikinci hecede olan, –e son eki ile biten dişil adlarda –e son ekin yerini –a iyelik eki alır:
qeleme: qelema dey (ey) onun kalemi (eril) mae: maa dae (ae) onun annesi (dşl.)
Vurgusu sondan ikinci hecede olan, –i ile biten dişil ad,–a iyelik ekini alır:
kardi: kardia ma bıçağımız saci: sacia sıma sacınız
–a ile biten dişil ad, iyelik eki almaz:
manga: manga sıma ineğizniz çêna: çêna dinu (inu) onların kızı
Çoğul halde iki cinsiyet –ê iyelik ekini alır:
kıtabê mı: kitaplarım namê to: adların bıraê dey: kardeşleri
koê ma: dağlarımız iskemê sıma: sandalyeleriniz çüyê dinu: onların çubukları
qelemê mı: kalemlerim kardiê to: bıçakların mangê ma: ineklerimiz
Not: -a ile biten dişil adlar çoğul halde –ê ekini alır, fakat (“manga” örneğindeki gibi) –a düşer! © Mesut Keskin
14
Alıştırma 3
Verilen sözcüklerden doğru iyelik eki ve kişi zamirleriyle tamlama kurunuz!
Örnek: pi – ez : piyê mı sono kar
bıra – tı _________ _______ Estemol de niseno ro.
çêna – sıma _________ _______ sona mekteb.
laci – o _________ _______ pêro mıhendısê.
kıtab – ez _________ _______ çê dero.
4 iskemey – ma _________ _______ estê.
wae – a _________ _______ büro de gurina.
mae – i _________ _______ malıma.
pi – tı _________ _______ thalo, nêgurino.
qeleme – ez _________ _______ çina.
xal – o – o _________ _______ piyê _____ rê têlefon keno.
xalıki – a Çand _________ _______ estê?
ap – ez _________ _______ 44 serri dero.
İyelik zamirlerine doğru koşacı ekleyiniz!
Örnek: defter – ez : no defter defterê mıno
defter – sıma No defter defter__ _______.
Hesen – bıra – ez Hesen bıra__ ______.
Heyder – xal – tı Heyder xal__ ______.
mormeki – ap – o Ni mormeki ap__ _______.
Gule - xalıke – ez – Viale – ez Gule xalık__ ____ niya, Viale xalık___ mın___.
domani – sıma Ni domani doman__ sıma ___?
sate – ma Na sate sat__ ma____.
ez – lac- tı Ez lac___ tüy______.
ma – domani – sıma Ma doman__ sıma_____.
tı – bıra – i Tı bıra__ _______.
a – wae – a A wa__ da____.
a – mae – o A cênıke ma__ dey__.
o – pi – ma O mormek pi___ ma___.
sıma – laci – i Sıma lac___ dinan___.
Dilbilgisi 6a: Yalın izafet „yê“
Zazacada „benimki, seninki vs.“ gibi iyelik belirten durumlarda eril, dişil ve çoğul yalın izafet „yê“
kullanılır.
No kıtabê tüyo? veya: No kıtab yê tüyo? çoğul: Ni kıtabi yê tüyê?
Na qelema dawa? veya: Na qeleme yê dawa? çoğul: Ni qelemi yê daê?
Ni domanê mınê veya: Ni domani yê mınê. genelde: No yê mıno – das ist meins. © Mesut Keskin
15
Ders 6: Raştê jübini biyaene - Karşılaşma
Sözcüklerin anlamı:
raştê jübini benê karşılaşıyorlar
çarşi e çarşı
Ero! yahu!
bıraê mıno kardeşimdir
hal-kêf hal-keyif
new serrio dokuz yıldır
çêna xo [kendi] kızı
xo kendi
ita burda
tı itara sen burdasın
key ne zaman
zeweciya (o) evlendi [eril]
qe hiç
xebere d haber
xebera ma çina haberimiz yok
nae ra new serri ravêr bundan dokuz yıl önce
xanıme hanım
xanıma xo hanımı (kendi)
çêna amıka halasının kızı(dır)
lac oğul
lacê mı oğlum
torn torun
tornê piyê mı babamın tornu
musade m müsade
mı rê musade bana müsade
zaf çok
emso bu akşam
cı rê ona [eril ve dişil için]
mıheqeq muhakkak
mıheqeq vanane muhakkak söylerim
Mıstefa u Weli çarşi de raştê jübini benê…
Mıstefa: Weey! Ero, tı Heyder niya?
Weli: Nê, ez Weliyane, Heyder bıraê mıno.
Mıstefa: Çıturia, hal-kêf ?
Weli: Rındane, Heq raji bo. Tı çıturia?
Mıstefa: Tı wes be, rındane. Ma, Heyder se keno?
Weli: Heyder nao new serrio Opel de gurino. Jü çêna xo esta, ses serriya, sona mekteb. Tı çand serrio itara?
Mıstefa: Ez hirê serrio itarane. Heyder key zeweciya? Qe xebera ma çina…
Weli: Nae ra new serri ravêr zeweciya. Xanıma xo ki çêna amıka.
Mıstefa: Ma, no ki lacê tüyo?
Weli: Lacê mı niyo, tornê piyê mıno… Namê xo Serdaro. Phonc serri dero.
Mıstefa: He he he! Bıra, mı rê musade, ez son kar. Zaf sılamê mı esto Heyderi rê. Ez emso cı rê têlefon kon.
Weli: Musade yê tüyo! Ez sılamê to mıheqeq vanane. Xatır be to!
Mıstefa: Oğır bo!
Alıştırma 4
Perşi – Lütfen soruları yanıtlayın :
- Weli u Mıstefa koti raştê jübini benê?
- Heyder çı kar keno?
- Çand domanê Heyderi estê?
- Xanıma Heyderi kama?
- Lacê Weli çand serri dero?
- Bıraê Weli key zeweciya?
- Mıstefa çand serrio itaro? © Mesut Keskin
16
Dilbilgisi 7: İşaret zamirleri
İşaret zamirleri, yani gösteren adıllar, berili bir kişi veya eşyayı göstermekte kullanılır. Gösterilen
nesnenin yakında veya uzakta bulunduğuna göre iki guruba ayrılır. İşaret zamirleri ayrıca eril, dişil ve
çoğula göre ayrılır.
Yalın ve bükünlü hallerinin işaret zamirleri
yalın hal: bükünlü hal: bükünlü hal ad ile birlikte:
uzakta:
o o (eril) dey/ey onu, onun (eril) i ... onun (eril) yê i mormeki o adamın
a o (dişi) dae/ae onu, onun a ... onun (eril) yê a cênıke o kadının
i onlar dinu/inu onları, onların i ... onların yê i domanu o çocukların
yakında:
no bu (eril) ney bunu, bunun ni bunun (eril) yê ni mormeki bu adamın
na bu (dişil) nae bunu, bunun na bunun (dişil) yê na cênıke bu kadının
ni bunlar ninu bunları, bunların ni bunların yê ni domanu
1
bu çocukların
Notlar:
Bir şahıs, nesne veya olgu özel olarak belirtildiğinde (örneğin parmakla), işaret zamirinine nesnenin
de anılması koşuluyla önüne bir a- eklenir:
ano mormek ana sandalya ani domani
Bazı yörelerde dişil işaret zamiri olan na genel anlamda tüm nesneler için (eril, çoğul) kullanılır:
na mordemek na sandalya na domani
İşaret zamirine örnekler:
uzakta: yak ı nda:
O kıtabê mıno. ‘O benim kitabım.’ No kıtab yê mıno. ‘Bu kitap benimkisi’
İ kıtabê mınê. ‘O kitaplar benim’ Ni kıtabi yê mınê. ‘Bu kitaplar benimkiler’
O mormek kamo? ‘O adam kim?’ Namê ni mormeki çıko? ‘Bu adamın adı ne?’
A cênıke kama? ‘O kadın kim?’ Namê na cênıke çıko? ‘Bu kadının adı ne?’
Tı inu nas kena? ‘Onları tanıyor musun?’ Tı ninu nas kena? ‘Bunları tanıyor musun?’
Tı i domanu nas kena? ‘O çocukları tanıyor musun?’ Tı ni domanu nas kena? ‘Bu çocukları tanıyor musun?’
Gulizare maa (d)eya. ‘Gülüzar onun (eril) annesi.’ Hesen piyê neyo. ‘Hasan bunun (eril) babası.’
Viale waa (d)awa. ‘Viale onun (dişil) kızkardeşi.’ Waa Viale nawa. ‘Viaşe’nin kızkardeşi bu.’
Heyder bıraê (d)inano. ‘Haydar onların kardeşi.’ Mıstefa bıraê ninu niyo. ‘Mustafa bunların kardeşi değil.’
1
2. haldeki (bükünlü hal) çoğul ekleri üzerine ayrıntılı olarak 9. derste durulacak© Mesut Keskin
17
Ders 7: Sate çanda – Saat kaç ?
Zazacada “Sate çanda?” sorusuna yanıt verilidiğinde , saati belirten sayı, dişil koşaç eki olan –a’yı alır (dişil ad olan “sate”
sözcüğünden ötürü). Saatler genelde, diğer dillerde olduğu gibi “13, 14 ... 24” şeklinde değil de, 12-saat şekliyle gün
bölümüyle (sabah, öğlen, akşam) birlikte belirtilir.
Saate göre:
sate jüya ‘saat bir’
sate dıya ‘saat iki’
sate hirêa ‘saat üç’
sate phonca ‘saat beş’
sate des u jüya ‘saat onbir’
sate des u dıya ‘saat oniki’
Sate çandine de? – Saat kaçta?
Dakikası belirli olan bir saat sıra sıfatları ile dile getirilir. Birebir çevirildiğinde ‘birinci, ikinci, üçüncü saat’
anlamına gelir.
Sıra sıfatları: Sıra sıfatları –ine son ekiyle kurulur. Çar + ine çarine: 4. (son hece vurgusuz)
1. jüine / verên [saat için sadece “jüine” kullanılır]
2. dıdine (dıyine)
3. hirêine
4. çarine
5. phoncine (phancine)
6. seşine (şeşine)
7. hawtine (hewtine)
8. heştine
9. newine
10. deşine (desine)
11. des u jüine
20. viştine
24. vist u çarine
30. hirışine
40. çewreşine
50. phoncaşine
60. seştine
70. hawtaine [-e (hawtae, heştae, newae) soneki düşer!]
80. heştaine
90. newaine
100. seyine
1000. hazarine
Dakikası belirli olan saat:
nêm – yarım; buçuk: 10:30 sate des u nêma – ‘Saat on buçuk’
Saat ...i ... geçiyor: Sate ... -ine ra ... vêrenê
5:10 Sate phoncine ra des vêrenê – ‘Saat beşi on geçiyor’
8:24 Sate heştine ra vist u çar vêrenê – ‘Saat sekizi yirmidört geçiyor’
2:17 Sate dıdine ra des u hawt vêrenê – ‘Saat ikiyi onyedi geçiyor’
4:15 Sate çarine ra çeyreg vêrenê – ‘Saat dördü çeyrek geçiyor’
Saat ...e ... var: Sate ... -ine rê ... estê
5:50 Sate seşine rê des estê – ‘Saat altıya on var’
8:48 Sate newine rê des u dı estê – ‘Saat dokuza oniki var’
2:53 Sate hirêine rê hawt estê – ‘Saat üçe yedi var’
1:45 Sate dıdine rê çeyreg estê – ‘Saat ikiye çeyrek var’
Saat ...e geliyor: Sate yena ... -ine
Sate yena çarine – ‘Saat dörde geliyor’
Sate yena heştine – ‘Saat sekize geliyor’© Mesut Keskin
18
Sözcüklerin anlamı:
verên ilk [saat için söylenmez]
sate d 1. saat 2. an
nêm yarım
çeyreg çeyrek
sate ... ra ... vêrenê saat ...’i ... geçiyor
sate ... rê ... estê saat ...’e ... var
sodır (lêl ra) sabah
meşte (sodır, sora) yarın
tiyare e uçak
tiyare kuno ra hewa uçak havalanıyor
tiyare urzeno ra uçak kalkıyor
pesewe d gece yarısı
peroc öğlen
verasan, varasan öğleden sonra
deqa d dakika
saniya d saniye
unceno çekiyor, sürüyor
uca orası, ora
ita ra be uca burdan oraya
(tırene) bena raşt (tren) yola koyuluyor
tı urzena ra kalkıyorsun
ara d kahvaltı
ara xo kerdene kahvaltı etmek
perociye d öğle yemeği
tı wena yiyiyorsun
verasaniye d öğle sonrası yemeği
sami d akşam yemeği
tı kuna ra yatıyorsun
sodır sate deşine de: tırene sodır sate deşine de bena raşt.
sonde sate hawtine de: otoboz sonde hawtine de yeno.
peroc sate des u dıdine de: ez peroc sate dıdine de sonane kar
pesewe sate jüine de: sıma pesewe sate jüine de sonê çê
• Tı sate çandine de yena?
• - Meşte sate heşt u nêm de yenane.
• Tiyare pesewe hirê u çewres u çar de urzeno ra.
• Tiyare pesewe hirê u çewres u çar de kuno ra
hewa.
sate: İta ra be uca çand sate unceno?
deqa: İta ra be uca çand deqa unceno?
saniya: İta ra be uca çand saniya unceno?
Aşağıdaki saatleri o şekilde belirtmek mümkün de olsa halk dilinde kullanılmaz:
1:35 Sate jü u hirıs u phonc de
8:30 Sate heşt u nêm de
13:22 Sate des u jü vist u dı de
21:01 Sate vist u jü u jü de
Alıştırma 5
Lütfen aşağıdaki soruları yanıtlayın:
- Tı sate çandine de urzena ra?
- Tı sate çandine de ara xo kena?
- Tı sate çandine de sona kar / sona mekteb?
- Tı sate çandine de perociya xo wena?
- Tı sonde sate çandine de yena çê?
- Tı sate çandine samia xo wena?
- Tı sate çandine de kuna ra? © Mesut Keskin
19
Ses bilimi (fonetik): „ş” ve „j“ seslerinin Doğu-Dersim ağızlarında belirmesi
Dersim ağızlarında ş ve j ünsüzleri sadece şartlara bağlı olarak belirir. Keza c ve ç seslerinin farklı okunuş şekilleri için de
geçerlidir (bkz. alfabe).
Dersim ağızlarında ş ve j ünsüzleri belirli seslerin etkisinden ötürü çıkar. Diğer şivelerde aslen ş veya j olan ünlüler, Dersim
ağızlarında s veya z seslerine dönüşmüştür. c [dz ve dZ] ve de ç [ts ve tS] harflerinin iki farklı okunuşu da bu ağızdaki ses
kanunundan dolayıdır.
Zazacanın Doğu-Dersim ağızlarında (Pülümür, Erzincan, Mamekiye, Nazmiye, Tekman, Xınıs, Sivas gibi) s ve z
ünsüzlerinden sonra ilk etapta i, ü veya ê ünlüleri geldiği taktirde ş veya j seslerine dönüşür (damaksıllaştırma).
Aynı şekilde c ve ç ünlüleri de yukarıda belirtilen ses kanununa göre farklı okunur:
s + i şi s + ê şê (son seste dönüşmez!) s + ü şü
des ‘on’ deşine ‘onuncu’ şêr ‚aslan’ parşüye (d) ‚kaburga’
şia ‘kara, siya’ şêne (e) ‚göğüs, sine’ şüye (d) ‚dağ sırtı’
hirıs ‚otuz’ hirışine ‚otuzuncu’ Uşên ‚Hüseyin’ şüane (e) ‘çoban’
z + i ji z + ê jê (son seste dönüşmez!) z + ü jü
1 otoboz 2 otoboji jêde ‚çok, ziyade’ jükek ‚tek, biricik’
jil ‚filiz’ jên ‚eyer (at)’ jüa ‚kuru’
c [dz] + i ci [dj] c [dz] + ê cê [dj] (son seste dönüşmez!) c [dz] + ü cü [dj]
ciran/e ‚komşu’ cêr ‚aşağı’ cüin ‚harman’
ciamord ‚erkek’ cênıke ‚kadın’ cüanıke (f) ‚saygın bir kadın’
ç [ts] + i çi [tş] ç [ts] + ê çê [tş] (son seste dönüşmez!) ç [ts] + ü çi [tş]
çi ‚şey, eşya’ çêber ‚kapı’ çü (m) ‚çubuk’
çite (f) ‚başörtü’ çêneke ‚kız’ çüal (f) ‘çuval’
Nefessiz ç (alfabeye bakınız) :
çh [ts] + i çhi [tş] çh [ts] + ê çhê [tş] (son seste dönüşmez!)
çhik ‘kıvılcım’ çhêr ‘yiğit’
Not: ‚son seste dönüşülmemesi’: 2 masê ma estê. Rocê ‚birgün’, Hirısê asme ‚ayın otuzu’
istisna: çê [oku: tşê]
–ş ünsüzünden veya d- veya –t ünsüzlerinden sonra da –i geldiğinde de s ve z sesleri birçok ağızda ş veya j ünsüzlerine dönüşür:
ronişte ‚oturmuş’, nejdi ‚yakın’, waştiye ‚nişanlı’, heşt ‚8’
1 dest 2 deşti ‚1 el 2 el’© Mesut Keskin
20
Ders 8: Şimdiki zaman
Zazacada fiil şimdiki zaman ve geçmiş zaman kökeni vardır, bazılarının da ayrıca sübjontif kökeni de mevcut. Mastar
şimdiki zamanda değil, geçmiş zamandan türetilir. Şimdiye kadar derslerde mastar yerine, fiil şimdiki zaman çekim
biçiminde kullanıldı. Aşağıdaki listede şimdiye kadar kullanılan fiiller mastarı şimdiki zaman kökenleriyle sıralanmıştır.
Şimdiki zaman, fiilin şimdiki zaman kökenine şimdiki zaman son eki (genelde) –en- ve kişi son eki eklenerek kurulur. Vurgu
çoğu zaman sondan ikinci hecenin, yani kişi son ekinden önceki hesenin üstünde. Fiil cümlenin sonunda yer alır.
şimdiki zaman kökeni
[ez] w -
-ŞZ son eki
en -
kişi son eki
ane
Bazı fillerin de roniştene fiilinde olduğu gibi fiil eki vardır ki duruma göre fiilin önüne veya sonuna gelir:
tı nisena ro – oturuyorsun.
2
mastar şimdiki zaman kökeni + şmdk. zmn. son eki
biyene - (koşaç) olmak, -dir
çinê biyaene çin- (var)olmamak
Esti biyaene est- varolmak, mevcut olmak
biyaene b-en- olmak
zanıtene, zanaene zan-en- bilmek
kerdene k-en- etmek, yaban
amaene y-en- gelmek
rauştene urz-en- ra kalkmak
untene unc-en- çekmek, sürmek (zaman)
roniştene nis-en- ro oturmak
şiyene s-on- gitmek
guriyaene gur-in- çalışmak
zeweciyaene zewec-in- evlenmek
daene d-an- vermek
salıx daene salıx d-an- öğretmek, salık vermek
salıx daene salıx d-an- öğretmek, salık vermek
nas kerdene nas k-en- tanımak
diyaene, vênıtene vên-en- görmek
Çekim örneği: wendene (wan-en-) - okumak (vurgu: –en-):
ez wan-en-ane (kısa şekli.: ez wanon) okuyorum ma wan-en-ime okuyoruz
tı wan-en-a okuyorsun sıma wan-en-ê okuyorsunuz
o wan-en-o okuyor (eril) i wan-en-ê okuyorlar
a wan-en-a okuyor (dişil)
Olumsuzluk:
Fiil, nê- ön eki eklenerek olumsuzlaştırılır, vurgu nê- ön ekine yapılır:
ez nê-wan-en-ane (ez nêwanon) okumuyorum
tı nê-wan-en-a okumuyorsun
o nê-wan-en-o okumuyor (eril)
a nê-wan-en-a okumuyor (dişil) vs.
Amaene “gelmek” fiilinin çekimi ve olumsuzlaştırılışı:
Amaene „gelmek“ fiili, çekim açısından diğer fiilerden farklıdır. Fiilin şimdiki zaman kökeni y-‘den ibarettir ve
olmsuzlaştırldığında y- erişir:
ez yenane (yon) geliyorum ez ninane (ez nin) gelmiyorum
tı yena geliyorsun tı nina gelmiyorsun
2
Anlam olarak Zazacadaki fiil eki ro-, İngilizce’de sit down fiilindeki down veya Almanca’daki hinsetzen fiilindeki hin- ekine yakındır. © Mesut Keskin
21
Alıştırma 6
Lütfen yukarıdaki çizelgede verilen fiillerin herhangi bir kişiye göre çekimini yapınız:
Örneğin: rauştene - ez urzenane ra, tı wanena, o esto...
Fiilerin isimleştirilmesi
Mastar, isim olarak da kullanılabilir. İsimleştirilmiş fiiler dişildir
zanıtene bilme
Zanıtena mı ra: benim bildiğime göre
vatene söyleme, söylenecek şey, sanma
Vatena to esta?: Söyleyecek birşeyin var mı?
Vatena dey ra Almanya de kar zafo: Onun (eril) dediğine göre Almanya’da iş çokmuş.
qeseykerdene konuşma, anlatma
Qeseykerdena sıma rında: Konuşmanız iyi.
Ap Memed u xal ık Saseneme – Mehmet amca ve Şahsenem tezye
Sözcükler:
fotoraf fotoğraf
kokum yaşlı
endi artık
nıka şimdi
mendene (manen-) kalmak, yaşamak
Pılemoriye d Pülümür
(teni tane (çoğul ...
i hirê domani o üç çocuk
amnan yaz
amnani yazın
hefte e hafta
ya... ya ki... ya ... ya da....
Tırki e Türkçe
qesey kerdene (q. ken-) konuşmak
… de qesey kerdene birisiyle konuşmak
… rê qesey kerdene birisine birş. anlatmak
zon dil
zonê xo kendi dili
Almanki e Almanca
tenê biraz
Saseneme Şahsenem (isim)
karê çêi ev işi
televizyon televizyon
şêr kerdene (şêr ken-) seyretmek, bakmak
zaf çok
qewa d 1. kahve 2. kıraathane
uca orada
kağıde kay kerdene (k. kay ken-) kağıt oynamak
sosyolociye d sosyolojiye
musaene (musen-) öğrenmek
ke ki
a ke yena geldiğinde
khalık dede
pirıke d nine, nene
inu ra onlardan
No mormeko fotoraf de ap Memedo. Ap Memed kokumo, 71 serre dero, endi nêgurino. O nıka
Almanya de nêmaneno, Pılemoriye de maneno. Yê dey hirê lacê, dı teni ki çêneyê. Dı domani
Pılemoriye de nisenê ro, hirê teni ki Almanya derê. Jü lacê Ap Memedi Frankfurt de insat de
gurino, jü çêna xo Universıtê Berlini de wanena. Jü çêna xo ki Pılemoriye de malıma. İ hirê
domani amnani Almanya ra yenê Pılemoriye, çar-phonc heftey manenê, sonê. Ses tornê Ap
Memedi estê, pêro sonê mekteb. Tornê dey Zazaki rınd nêzanenê, Tırki qesey kenê. Pılemoriye
de pêro Zazaki qesey kenê. Ap Memed zonê xo zaf rınd zaneno, Tırki ki zaneno, Almanki tenê
zaneno. Namê xanıma xo Sasenema. Saseneme 65 serri dera, khebaniya, Tırki rınd qesey
nêkena. A ya karê çêi kena, ya ki çê de nisena ro, televizyon şêr kena. Ap Memed zaf televizyon
şêr nêkeno, sono qewa, uca niseno ro, kağıde kay keno, sonde yeno çê.
Torna Ap Memedi Berlin de sosyolociye wanena, jü büro de gurina, jü ki zonê xo ra kıtab
wanena, Zazaki rınd musena. Namê xo Gulizara. A ke yena Pılemoriye, khalıkê xo de, pirıka xo de Zazaki qesey kena, inu
ra zonê xo musena, sona Almanya, uca maa xo de, piyê xo de qesey kena. © Mesut Keskin
22
Ders 9: Adın bükünlü hali
Değinildiği gibi, Zazacada adın iki hali, yalın ve bükünlü hali var. Bükünlü hal, adın büküldüğü ve hal son eki aldığı anlamına
gelir. Ona göre tekil eril ve çoğul adlar hal son eki alır. Eril ad tekil halde –i hal son ekini alırken (ünlüyle biten sözcükler –y
alır), dişil tekil adın bükünlü hal yoktur, olduğu gibi kalır. Bükünlü halde sondan ikinci heceye vurgu yapılır. Çoğul durumda
iki cinsiyet için de vurgulu hal son eki –u (-an-) geçerlidir.
- eril ad -i Örn.: Hesen Maa Heseni
- dişil ad - Örn.: Gule Piyê Gule
- çoğul -u Örn.: domani Maa domanu
çoğul, koşaç veya iyelik ekiyle: -an- Örn.: Gule maa ni domanana
dişil:
çêneki çêneku
xalıki xalıku
kağıdi kağıdu
xonçey xonçu
mangey mangu
kardi kardiu
eril:
namey namu
universıtey universıtu
heftey heftu
bıray bırau
gay gau
vay vau
Not:
- –e ve –a ile biten dişil adlarda ve –e ile biten eril adlarda –e düşer.
-a ile biten eril adlarda –a, -i ile biten dişil adlarda -i kalır, -u (-an-) bükünlü çoğul eki takılır.
Bükünlü (2. halin) kullanımı:
a) ön, orta ve arka ilgeçlerde
b) isim tamlamalarında
c) belirli direkt nesnede
3
d) yönelme durumu (fiilin hedefi)
a) ön, orta ve arka ilgeçlerde, canlı nesnelerde veya belirli cansız nesnelerde:
Ön, orta ve arka ilgeçler, Türkçedeki –den, -de, -e, ile hallerine benzer bir işlevi vardır. Zazacada ise ilgeçler dahası
başlıbaşına sözcük sayılır ve ilgeçe göre ad (nesne) öne, araya veya arkaya geçirilir. Zazacada arka, yani addan sonra
gelen ilgeçler çoğunluktadır. Bazılarını önceki derslerde tanıdık
4
.
Zazacadaki ilgeçler, Türkçeye çevrildiğinde farklı hallere yakınlık arzeder:
Ön ilgeçler Türkçesi Örnek
ebe, be ile Ez ebe otoboz sonane kar.
ebe, be
5
-e/-a (yön belirten) O be to se keno?
hata, hata ke -e kadar A hata ke yena, sate bena hawtine.
pê ile, aracılığıyla Tı pê çınay sona kar?
bê olmadan, -siz A bê mı yena çê sıma.
vera, verba, verbe -e karşı, -e doğru Ma sonime verba mekteb.
Arka ilgeçler Türkçesi Örnek
de
6
, der- -de İ nıka dewe derê ya ki dewe de niyê?
ra -den Tı koti ra yena?
rê -e (yön belirten), için Pirıke mı rê sanıke qesey kena.
ro -e doğru, -in yönünde Sıma koti ro sonê?
ver -den dolayı, -in yüzünden A mı ver ita ra sona.
3
direkt nesne, Türkçedeki –i halidir
4
Birçok sözcük ise, örneğin zê, serba gibileri ön ilgeç diye algılanmakta, halbuki bunlar da bir ad tamlamasıdır, sadece başka dile çevrildiğinde ilgeç işlevi gibi görünür.
Sonraki derslerde bu konu işlenecek.
5
Bu ön ilgeç seyrek ve belirli fiilerde kullanılır, kimi zaman da yön göstermede pekiştirici işlevi olan bir edattır.
6
Bazı durumlar, örneğin „mı de qesey kena“, „mı de yena” Türkçeye çevrildiğinde „ile“ anlamına gelir. © Mesut Keskin
23
Era, ero gibi ön ilgeçler veya pıro, pıra, tıro, tıra, vero, vera gibi sadece fiilerle birlikte kullanılan ilgeçlerin mesela
Almancada da olduğu gibi Zazacada da olan çokluğundan ve dersi zorlaştırmaması amacından ötürü sonraki derslerde
işlenecek.
Orta ilgeç Türkçesi Örnek
ebe, be ... ra ile, birlikte; ve Ez be to ra sonime mekteb.
İlgili nesnenin canlı veya belirli cansız olduğu taktirde, ama herhangi nesnenin çoğul olduğunda her halükarda ilgeçle
kullanıldığında, ona göre hal soneki alır, bükünlü hale dönüşür
7
:
Ap Memedi ra Mehmet amcadan i kıtabi de
8
o kitapta (belirli)
doxtori ra yena (erkek) doktordan geliyor ağay rê gurinê ağaya çalışıyorlar
doxtore ra yeno (bayan) doktordan geliyor doxtore de sono (bayan) doktorla gidiyor
doxtoru ra yena doktorlardan geliyor ağau rê gurinê ağalara çalışıyorlar
b) isim tamlamalarında)
Dilbilgisi 6’dan bildiğimiz gibi, iki ad arasında iyelik ilişkisi olduğunda iyelik eki ile birleştirilir. Tamlanan, önde duran ad
cinsiyete göre –ê / -a iyelik ekini alır. Tamlayan ad ise, bu durumda iyelik zamiri veya adın kendisinin canlı veya cansız
olsun, her halükarda bükünlü haldedir:
tamlanan ad
pirık
iyelik
-
eki
a
tamlayan ad
Hesen
bükünlü hal soneki
-i
torna api amcanın (kız) tornu çêna xali dayının kızı
tornê amıke halanın (erkek) tornu çêna xalıke teyzenin kızı
tornê apu amcaların torunları çênê xalu dayıların kızları
tornê amıku halaların torunları çênê xalıku teyzelerin kızları
c) belirli direkt canlı nesnede veya belirli cansız nesnelerde:
Geçişli fiili olan basit bir cümle, özne, nesne ve yüklemden oluşur. Geçişli fiillerin direkt bir nesnesi vardır ve edilgen hale
de geçebilirler. Bu demektir ki, eylemin taşıyıcısı olan özne, yüklemiyle (fiil) nesneyi işliyor.
Özne yalın haldeyken, canlı adlı olan eril nesneler ve de cansız, ama belirli eril nesneler şimdiki zamanda büknlü
haldedir, yani –i hal sonekini alır.
belirsiz canlı (adsız) veya cansız eril nesneler bükünlü hal sonekini almaz. Nesne çoğul olduğunda ise her halükarda –
belirli veya belirsiz, canlı veya cansız, çoğul bükünlü soneki olan –u / -an-. ekini alır.
Şahıs zamirleri kullanıldığında ise her durumda nesne 2. haldedir, çünkü nesneler belirlidir.
O inu nas keno – „O (eril) onları tanıyor“
9
özne olarak nesne olarak özne olarak nesne olarak
1. ez mı ma ma
2. tı to sıma sıma
3. o ey i inu
a ae
özne
Heyder
nesne
Hesen
bükünlü hal eki
-i
yüklem
nas keno
‘Haydar Hasan’ı tanıyor’
- Canlı, belirli nesne, tekil:
ez Heyderi nas kenane ben Haydar’ı tanıyorum (kıyas: ez ey
10
nas kenane)
ez Heyderê ma nas kenane ben bizim Haydar’ı tanıyorum
ez i Heyderi nas kenane ben o Haydar’ı tanıyorum
tı Viale nas kena sen Viale’yi tanıyorsun (kıyas: tı ae nas kena)
tı a Viale nas kena sen o Viale’yi tanıyorsun (von dem die Rede ist; hindeutend)
a i heşi vênena o (dişil) o ayıyı görüyor (kıyas: a ey vênena)
7
Cansız veya belirsiz bir nesnede bükğnlü hal sonekini almaz, Erzıngan Erzıngan ra örneğinde olduğu gibi.
8
belirsiz, herhangi bir kitap için: kıtab de denilirdi
9
Tabelada da göründüğü gibi, 3. şahısta dolaysız nesne kesinlikle d- öneki olmayan varyantıyla kullanılır, yani dey, dae, dinu ile değil.
10
Direkt nesnede şahıs 3. zamirleri sadece bu şekliyle kullanılır: ey, ae, inu verwendet, yani dey, dae, dinu değil! © Mesut Keskin
24
- Canlı, belirsiz nesne, tekil:
a jü hes vênena o bir ayı görüyor
sıma jü mormek vênenê siz bir adam görüyorsunuz
- Cansız, belirsiz nesne, tekil:
ma jü bon vênenime biz bir ev görüyoruz
ez zon zanane ben dil biliyorum
- Cansız, belirli nesne, tekil:
ma i boni vênenime biz o evi görüyoruz
ez ni zoni zanane ben bu dili biliyorum
- Canlı, belirli nesne, çoğul:
o domanu vêneno o çocukları görüuyor (kıyas: o inu vêneno)
o domananê ma vêneno o bizim çocukları görüyor
o ni domanu nas keno o bu çocukları tanıyor (kıyas: o ninu nas keno)
- Cansız, belirli nesne, çoğul:
ma bonu vênenime biz evleri görüyoruz
ez xeylê zonu zanane ben çok dil biliyorum
ez taê zonanê Ewropa zanane ben bazı Avrupa dillerini bilirim
a kıtabu wanena o kitapları okuyor (kıyas: a inu wanena)
- Cansız, belirli nesler, çoğul:
ma i bonu vênenime biz o evleri görüyoruz
ez ni zonu zanane ben bu dilleri biliyorum
a ni kıtabu wanena o bu kitapları okuyor
a kıtabanê Heyderi wanena o Haydar’ın kitaplarını okuyor
d) belirli canlı nesnede veya belirli cansız nesneli yönelme durumu (nesneden sonra fiilin hedefi):
Belirli fiillerde, örneğin şiyene, amaene, cı daene (dan- cı) gibi, nesne yüklemden sonra yeraldığında indirekt, fiilin
yönlendirdiği bir nesne olur.
özne
Piyê mı
nesne
kıtab
bükün soneki
-u
yüklem
dano
indirekt
mı
nesne. ‘Babam kitapları bana veriyor’
Hal belirlemesi c)’deki gibidir:
ez sonane doxtori doktora gidiyorum
tı defter dana ni mormeki sen bu adama defter veriyorsun
o sono doxtore (bayan) doktora gidiyor
sıma sonê mektebu okullara gidiyorsunuz
Not:
Olumsuz cümlede genelde yüklem (fiil) dolaylı nesneden sonra gelir (tüm şivelerde değil):
ez doxtori nêsonane; tı defter ni mormeki nêdana; o doxtori nêsono; sıma mektebu nêsonê.
Alıştırma 7
Lütfen aşağıdaki cümleleri Zazacaya çevirin!
Memed (Mehmet) Amca’dan geliyorum. Yarın doktora gidiyor. Memed Amca’nın kızı Viale de üniversitedeki bayan doktora
gidiyor. Komşuların çocukları Memed Amca’yı iyi tanır, ama kıznı iyi tanımazlar. Memed Amca da çocukları iyi tanır, ama
isimlerini iyi bilmez. Onlara kitap verir. Çocuklar kitapları okur.
Kızı Viale üniversiteye gidiyor. Evde kitapları okuyor. Memed Amca’nın oğlu Uşên (Hüseyin) İzmir’de oturuyor. İnşaatta
çalışıyor. İki çocuğu var. Memed Amca’nın torunları olur. Okula gidiyorlar. Uşên’in oğlu Hesen 10 yaşında. Şiliye Hesen’in
kızkardeşi olur. Şiliye yedi yaşında. © Mesut Keskin
25
İmla: Kaynaştırma harfleri “y” ve “w” ne zaman kullanılır?
“y” ve “w” harfleri Zazacada kaynaştırma harfleri olarak da işlev görür.
Kaynaştırma harfi Y
Kural: –i veya –ü vurgulu okunduğundunda, sonradan gelen ünlüden önce bir –y alır. –i veya –ü
ünlülerininde vurgu olmadığı taktirde –y almazlar.
vurgulu i + ünlü: vurgulu ü + ünlü:
pi + ê mı piyê mı çü + o no jü çüyo ‘bu bir çubuk’
iştiri + o no iştiriyo ‘bu boynuz’ parşü + e parşüye ‘kaburga’ (d)
khebani + e khebaniye tü + e tüye ‘dut’ (d)
ni + a / ê / o niya, niyê... ‘değil’ jü + a / e / o a jüye ‘o biri’
vurgusuz i + Vokal: İkili ünlü –üa-
kardi + a / ê kardia to jüa ‘kuru’
no bonê Hesenio ‘bu Hasan’ın evi’ şüane ‘çoban’ (e)
na kardia Hesenia ‘bu Hasan’ın bıçağı’ çüal ‘çuval’
nia ‘böyle’
a nia niya ‘o (dişil) böyle değil’
Kaynaştırma harfi W
Bir kişi zamiri, sıfat veya dişil bir ad –a ile bittiği taktirde, koşaç durumunda sonraki gelen –a
ünlüsünden önce bir –w alır:
sandalya Na sandalyawa ‘Bu sandalyedir’ şia Masa şiawa? ‘Bu masa siyah’
ma A jüye çêna mawa ‘Bu bizim kızımız’ ma Tı piyê mawa ‘Sen babamızsın’
Ders 10: Gulizare lewê khalık u pirıka xo de – Gülüzar dedesiyle nenesinin yanında
Sözcükler:
sanıke d masal
lewe e yanı
lewê ... de ...nin tanında
lewê ... ...’nin yanı(na)
sona lewê pirıka xo nenesinin yanına gidiyor
vatene (van-) söylemek, anlatmak
sanıku vatene (s. van-) masal anlatmak
ya ki ya da, veya
hêkate d hikaye, öykü
hêkate qesey kerdene hikaye anlatmak
pil büyük (yaşça)
hona henüz, daha
ra has kerdene (has ken-) brsni. sevmek ...
kes kişi, kimse
cı rê ona [iki cinsiyet için]
waxt zaman, vakit
waxtê keşi çino kimsenin vakti yok
coka ondan ötürü, o yüzden
waştene (wazen-) istemek
xeylê çok, hayli
lawıke d türkü
lawıke vatene (lawıke van-) türkü söylemek
çê e burda: aile
zê; jê ... ... gibi (bükünlü hal)
zê Ap Memedi Mehmet amca gibi
her her
her rae her defa(sında)
lawıka „Cani Cani“ „Cani Cani“ türküsü
sair 1. ozan 2. şair
hama ama
rewra çoktan
wes biyene sağ olmak, hayatta olmak
wes niyo hayatta değil
Dêsım Dersim (Dersim bölgesi)
mılet millet
jü ki bir de, ve, ayrıca
zaf wes çok güzel, hoş
mesele d mesele, fıkra
huyiyaene (huyin-) gülmek
ebe meselanê dey huyina meselelerine güler
rocê birgün
vetene (vecen-) çıkarmak
Pirıka Gulizare sanıku rınd zanena. Gulizare sona lewê pirıka xo, nisena ro, pirıka xo ki ae rê jü sanıke vana ya ki jü hêkate
qesey kena. Gulizare endi domane niya, nıka pila, wanena, sona universıte, hama sanıku ra hona ki zaf has kena. Almanya © Mesut Keskin
26
de kes cı rê sanıku qesey nêkeno, pêro sonê kar, waxtê keşi çino. A coka pirıka xo ra sanıku wazena. Khalıkê dae Ap
Memed ki xeylê lawıku zaneno. Gulizare lawıku ra ki zaf has kena. Çê Gulizare de kes zê Ap Memedi lawıku nêvano.
Gulizare her rae khalıkê xo ra lawıka “Cani Cani” wazena. Na lawıke, lawıka Ap Memedi niya, yê Sa Heyderia. Sa Heyder
jü sairo, hama rewra wes niyo; Dêsım de mılet ey zaneno.
Jü ki Ap Alibeg esto, bıraê Ap Memedio. Çê Ap Alibegi lewê çê Ap Memedi dero. O ki zaf wes meselu qesey keno. Gulizare
ebe meselanê Ap Alibegi zaf huyina. Vana, “Ap Alibeg, ez sanıkanê pirıka xo ra, jü ki meselanê to ra rocê jü kıtab
vecenane!”
Dilbilgisi 8: Bükünlü halde (nesne hali) iyelik eki ve koşaç
Bükünlü halde ada koşaç veya iyelik eki takılabilir. Tamlayan ad, yani arkaya gelen ad, dilbilgisi 6’da
da olduğu gibi kendi cinsiyetine göre iyelik eki alır. Çoğul halde –an- sonekini ekemek gerek.
Koşaç, yani –dır ek fiili, tamlanan (öne gelen) ada göre çekilir:
İyelik eki ilavesiyle: Koşaç ile: iyelik eki ve koşaç ile:
lacê amıke lacê amıka mı no lacê amıko no lacê amıka mıno
çêna xali çêna xalê to na çêna xalia na çêna xalê tüya
kıtabê Gulizare kıtabê Gulizara sıma no kıtabê Gulizaro no kıtabê Gulizara sımao
qelema Heseni qelema Hesenê ma a qelema Hesenia na qelema Hesenê mawa
çoğul: çoğul ve koşaç:
lacê amıku lacê amıkanê mı ni lacê amıkanê ni lacê amıkanê mınê
çênê xalu çênê xalanê to ni çênê xalanê ni çênê xalanê tüyê
malıma domanu malıma domananê ma na malıma domanana na malıma domananê mawa
malımê domanu malımê domananê ma ni malımê domananê ni malımê domananê maê
Ders 11 – Weli sono sole herineno – Veli tuz almaya gidiyor
Sözcükler:
sole d – tuz
herinaene (herinen-) – satın almak
Sarız –Kayseri’nin bir ilçesi
dewe d – köy
Ortili e – Sarız’ın bir köyü; Küçük Örtülü
Qeyseriye d – Kayseri
tım – hep, daima
mendene (manen-) – kalmak
jêde – çok
teber – dışarı
zaf senık – çok az
cêniye – hanım, nikahlı kadın
cı ra pers kerdene (pers ken-) – birisine sormak
mormek – burda: herif : adam (hitap şekli)
sodıra, çhike ra – sabahtan. sabahın erken saati
suke d – şehir
ardene (an-) - getirmek
ewro – bugün
yene e - cuma
seme e – Cumartesi
tı ke … – eğer sen …
kiloê – bir kilo
biyaene (ben-) – olmak. Burda: mümkün olmak
beno seme – Cumartesi oluyor
raşt biyaene (ben- raşt) – kalkıp yola çıkmak
cêrêniye d – alt taraf, altı
susa d – şoseyolu, karayol
vındetene (vınden-) – durmak, beklemek
ero cı niştene (nisen- ro cı) – binmek
war amaene (yen- war) – inmek
bazar – pazar
hem … hem … - hem …, hem …
feteliyaene (fetelin-) – gezmek
iyê ke … - onlar ki …; (fiil) …lar
rotene (rosen-) – satmak
waştene (wazen-) – istemek
bê sole – tuzsuz, tuz olmadan
yacêraene (cêren- ya) – geri dönmek
Sarız de jü dewe esta, namê xo Ortiliyo. A dewe de Zazaki qesey kenê. Sarız yê Qeyseriyo.
Ortili de jü mormek esto, namê xo Weliyo, 59 serri dero. Weli tım dewe de maneno, jêde dewe ra teber nêsono, Tırki zaf senık
zaneno. Rocê cêniya Weli, Elife, yena, Weli ra pers kena, vana,
- Mormek, çê de sole çina. Tı meşte sodır sona, ma rê suke ra sole ana? Weli vano, © Mesut Keskin
27
- Heya. Ewro yeneo, meşte semeo. Ez çhike ra urzenane ra, sonane suke, sole herinenane. Elife vana,
- Hama, tı ke sole herinena, kiloê sole vist u phonc (Lira) ra jêde nêbeno!
Beno seme. Weli çhike ra sate çarine de urzeno ra, tenê ara xo keno, beno raşt, sono suke. Sono cêrêniya dewe, susa de hata
ke otobozê suke yeno, vındeno. Otoboz yeno, Weli niseno ro cı. Suke de yeno war, sono bazar. Bazar de hem fetelino, hem fiatê
sole pers keno.
- Sen tuz kilosu qaça satıyor?
Kami ra ke pers keno, mormeko ke sole roseno, vano,
- Kilosu yirmibeşe! Weli vano,
- Yox, xanım dedi, vist u phonc’dan yuxari olmaz!
İyê ke sole rosenê, nêzanê “vist u phonc” çıko, nêzanê Weli inu ra çı wazeno.
Beno verasan, Weli bê sole cêreno ya, sono dewe. Eke yeno dewe, cêniya xo Elife cı ra pers kena, vana,
- Ma, mormek, sole kotia? Weli vano,
- Ma, tı vana sole, vana kiloê xo vist u phonc ra jêde nêbena. Bazar de pêro vanê “yirmibes yirmibes”, kes nêvano “vist u phonc
vist u phonc!”
Haftanın günleri
dıseme (pey-bazar) pazartesi roca dısemiye (pey-bazare) pazartesi günü
şêseme salı roca şêsemiye salı günü
çarseme çarşamba roca çarsemiye çarşamba günü
phoseme perşembe roca phosemiye perşembe günü
yene cuma roca yeniye cuma günü
seme (pey-yene) cumartesi roca semiye (pey-yeniye) cumartesi günü
bazar pazar roca bazare pazar günü
ewro bugün roca ewroêne bugün
vıjêri dün roca vıjêrêne dün
meşte yarın perey geçen gün
birro, bürro; roca bine öbürgün perarey üç gün önce
binterro 3 gün sonra betırperarey dört gün önce
emso, esmo bu akşam serrêna gelecek yıl
emser bu yıl serrtırêna, seterrêna iki yıl sonra
par geçen yıl, geçen sene pêrar iki yıl önce
betırpêrar üç yıl önce
Alıştırma 7
Lütfen her haftanın günü ve gün zarfı (bugün, yarın …) için kendinizin veya başkasının eylemini anlatan
Zazaca bir cümle kurunuz. Örn.: Ez dıseme (roca dısemiye) sonane kar. A meşte mekteb nêsona.
Soru zamirleri
Aşağıda Zazacada olan en önemli soru zamirleri çizelgede örnek cümlerlerle yeralmaktadır.
Soru zamirleri cümlede daima vurgu taşır; bilinen vurgu kuralına karşın soru zamiri birinci hecede vurguludur.
Soru zamirleri Zazacada k-, ç- veya s- ile başlar. Kimi soru zamirlerinin Türkçede aynı anlama gelebilir ve farklılıklarını belirtmek de
maalesef zordur. Ondan ötürü, öğrenim esnasında zamirleri kullanım durumuna göre kalıp şeklinde akılda tutulması tavsiye edilir.
Soru zamiri genelde cümlede sorulan şeyin yerinde olur.
Sözcükler:
ri e – yüz, surat
riyê .. ra – …’nin yüzünden
çıke, çıra ke – çünkü, zira
coka, coke ra, a ri ra – bundan ötürü, onun için
çınay rê (çıki rê) beno? – neye yarar?
thawaê, çiyê – (soru ve olumsuz yanıtta) herhangi birşey
waxt, taw – vakit, zaman
melmeket – meleket
nia – böyle, şöyle
heni – öyle
hunde – kadar; bu kadar
derg – uzun
Soru Zamiri Türkçe karşılığı Örnek Örnek yanıt
çı ne Tı çı wanena? Ez kıtabu wanenane. © Mesut Keskin
28
çık ne (koşaç veya iyelik ekiyle) Namê to çıko? Namê mı Delala.
çıba ne, ney (durum veya eşya için) No çıko, çıbao? Kes nêzano, çıko, çıbao.
çınay ra, riyê çınay ra neden ötürü, neden A çınay ra nina çê ma? A riyê to ra nina çê ma.
çınay rê ne için, niye No çınay rê beno? No thawaê rê nêbeno.
çıturi, çıtan, çıton nasıl Sıma çıturi sonê kar? Ma ebe arebe sonime kar
çıra, ça, çae, qey neden, niye O çıra nêgurino? Çıke nêweso, a ri ra nêgurino.
çı waxt, çı taw ne zaman İ çı waxt yenê ita? İ phoseme yenê ita.
çı waxto, çı tawo ne zamandan beri Tı çı waxto malıma? Ez 3 serrio malımane.
çand kaç Sıma çand wa u bıraê? Ma 1 bıra, 4 wayme.
çıqa, çıqaşi ne kadar Melisa nıka çıqa pila? A nıka nia hunde pila, ha.
key ne zaman Viale key sona mekteb? Viale serrêna sona mekteb
kam kim Heyder kamo? Heyder piyê Delalo.
kami kimi, kimin, kime A kami vênena? A çêna xo vênena.
Weli kami rê sole ano? Weli çê xo rê sole ano.
Gulizare torna kamia? A torna Ap Memedia.
kamci, kamcin hangi, hangisi Tı kamci melmeket rawa? Ez Tekman rawane.
koti, koti de nerde, nere Sıma meşte kotiê? Ma meşte suke derime.
kata ..., ... koti, koti ro nereye A kata sona / sona koti? A sona çarşi.
koti ra nerden İ koti ra nae zanenê? Maa Heseni ra zanenê.
ku, ko nerde (hareketli nesneler için) Lacê mı kuyo? Lacê to çê Ali dero.
se
1
ne (kerdene/vatene/biyaene fiilerinde) O to ra se vano? Vano, qelema mı çina.
se
2
(=çıturi) nasıl, ne tür Sıma zonê ma se musenê? Ma sonime kurs.
senê ne biçim, nasıl No senê karo, tı vana? No karê universıteyo.
senên nasıl, ne şekile O mormeko ke tı vana, senêno? O mormek zaf dergo.
Alıştırma 8
Lütfen aşağıdaki soru-yanıt cümlelerini doğru olan soru zamirini boşluklara doldurarak tamamlayın.
Örn.: Ewro kam yeno çê sıma? – Ewro waa mı yena çê ma.
• Bıraê Saseneme _______ sono melmeket? – O serrêna sono melmeket.
• Ni kıtabu ra ______ kıtabê tüyo? – Ano kıtabê mıno.
• Gulizare Ap Memedi ra _____ wazena? – A Ap Memedi ra lawıku wazena.
• Uşên ____ Pılemoriye de nêmaneno? – Çıke uca cı rê kar çino.
• _____ dewe de maneno? – Ap Alibeg dewe de maneno.
• Halê maa to ______? – Halê maa mı rındo, tı wes be!
• Weli ______ sono? – Weli sono suke.
• Ma, Weli suke de ______ keno? – O sono sole herineno.
• Defterê mı _____? – Defterê to nuyo.
• Çêna ma _____? – A mekteb dera.
• Tı _____ serri dera? – Ez 33 serri derane.
• Xalê maa to ______ rao? – O ki dewa ma rao.
Dilbilgisi 9: Yalın ve bükünlü halde sıfat nitelemesi
Adı belirleyen sıfat Zazacada arkaya gelir. Belirlenen ad sıfat eki alır, sıfat kendisi ise dişil veya çoğul
adlarda da ek alır. Sıfat nitelemesinde de bükünlü hal mevcut.
Sıfat nitelemesindeki kullanılan ekler: © Mesut Keskin
29
- eril adlarda: -o Sıfat özne halinde ek almaz. Bükünlü halde ad –ê eki, önda –i eki alır
- dişil adlarda: -a İki halde de sıfat –e ekini alır.
- çoğul: -ê Sıfat yalın halde –i ekini alır. Ad bükünlü halde çoğul son eki –an- ve sıfat
niteleme eki –ê alır, sıfat da çoğul son eki –u / -an- alır.
Yalın hal:
sıfatın sonsesi ünsüz ise:
Eril: bıra : pil bırao pil büyük kardeş (ağabey)
Dişil: wae : pil waa pile büyük kızkardeş (abla)
Çoğul (e): bıray : qıc bıraê qıci küçük (erkek) kardeşler
Çoğul (d): way : qıc waê qıci küçük kızkardeşler (bacılar)
sıfat sonsesi ünlü ise:
-a sonsesli sıfat:
Eril: çê : hira çêo hira geniş ev
Dişil: oda : hira oda hirae geniş oda
Çoğul (e): çêi : hira çê hiray geniş evler
Çoğul (d): odey : hira odê hiray geniş odalar
Vurgulu –e sonsesli sıfat
Eril: bon : newe bono newe yeni ev
Dişil: sate : newe sata newiye yeni saat
Çoğul (e): boni : newe bonê newey yeni evler
Çoğul (d): sati : newe satê newey yeni saatler
Dikkat: sıfat –e sonsesli olduğunda, dişil ad belirlemelerinde -iye sonekini alır!
–ê sonsesli sıfat (tek bilinen örnek: sıpê):
Eril: defter : sıpê deftero sıpê beyaz defter
Dişil: masa : sıpê masa sıpiye beyaz masa
Çoğul (e): defteri : sıpê defterê sıpêy beyaz defterler
Çoğul (d): masey : sıpê masê sıpêy beyaz masalar
Vurgulu –i sonsesli sıfat
Eril: ca : tari cao tari karanlık yer
Dişil: qeleme : bari qelema bariye ince kalem
Çoğul (e): cay : tari caê tariy* karanlık yerler
Çoğul (d): qelemi : bari qelemê bariy* ince kalemler
* sadece yazı dilinde tekil şekilden ayırt edebilmek için y kullanılır; telaffuzda fark etmez.
Bükünlü hal
mormek : kokum mormekê kokumi yaşlı adamı(n)/adama
mordemi : kokumi mordemanê kokumu yaşlı insanları(n)/insanlara
Örn. dolaysız nesne: ez i mormekê kokumi vênenane yaşlı adamı görüyorum
(„i-hali“) ez mordemanê kokumu vênenane yaşlı insanları görüyprum© Mesut Keskin
30
domani : qıci domananê qıcu küçük çocukları(n)/çocuklara
Örn. iyelik tamlamsı: no kayê domananê qıcano bu küçük çocukların oyunu
doxtori : rındi doxtoranê rındu iyi doktorları(n)/doktorlara
Örn..: Yönelme durumu: a sona doxtoranê rındu o iyi doktorlara gider
(„e-hali“)
arebey : newey arabanê newu yeni arabaları(n)/arabaların
Örn. arka ilgeç ile: o arabanê newu ra jüyê wazeno o yeni arabalardan birini istiyor
Tekilde dişiller için: yalın (1.) hal = bükünlü (2.) hal
Koşaç ve olumsuzluk durumu:
No ciamord lacê i mormekê kokumio? Bu delikanlı o adamın oğlu mu?
No bırao pilo, a waa qıca, ni ki bıraê qıcê. Bu ağabey, o kızkardeş, bunlar da küçük kardeşler.
No kayê domananê qıcu niyo. Bu küçük çocukların oyunu değil.
Olumsuzlukta sıfat şekli cinsiyet ve sayıya göre kalır:
Na qeleme sıpiye niya. Bu kalem beyaz değil.
Maa Heyderi kokume niya. Haydar’ın annesi yaşlı değil.
Domanê ma endi qıci niyê. Çocuklarımız artık ufak değil.
Waa to nêwese niya. Kızkardeşin hasta değil.
Sıfatsal izafetler ve sıfat sonekleri tabelası:
Alıştırma 8
Aşağıdaki sıfatlı cümleleri yukardaki şemaya göre Zazacaya çeviriniz!
Sözcükler:
rındek – güzel
teng – dar
şia – kara, siyah
sur – kırmızı
zerd – sarı
her – eşek
gewr – gri
asmên – gök
khewe – mavi (bitkiler için ‘yeşil’)
vas - ot
derg – uzun
mêrde – erkek, eş, koca
kılm, kılmek - kısa
oda d - oda
• Bu şehir güzel değil.
• Dar oda.
• Kara ayılar görüyoruz.
• O (bayan) kırmızı defterleri satın alıyor.
• Sarı evin odası.
• Gri eşek gitmiyor.
• Mavi gök güzel.
• Gri eşeklere ot veriyorsun.
• O (bay) uzun kalemi görüyor.
• Kısa kadının kocası uzun.
Ders 12 – Dönüşlü Zamir “xo”
Bundan önceki derslerde dönüşlü zamir de sözcüklerde yer almıştı. Bu bölümde ise onun işlevi dilbilgisel olarak
açıklanacak. Dönüşümlü zamir xo, bağlama bağlı olarak Türkçede karşılığı kendi(si) denilebilir, fakat bazan da kişi, sayı,
cinsiyet ve ismin haline göre değişmeksizin doğal bir kişi zamiri gibi işler.
Dönüşlü zamirin işlevi:
Yalın Hal Bükünlü Hal
İzafe sıfat soneki İzafe sıfat soneki
eril -o - -ê -i
dişil -a -e -a -e
çoğul -ê -i -anê -u / -an- © Mesut Keskin
31
a) Bir cümlenin içinde bir önerme cümlenin öznesiyle gönderme (referans) açısından eşit olduğunda tüm kişiler, sayılar ve
cinsiyetler için belirir. Fiil, eyleyeni veya özneyi baz alır:
ez xo vênenane ‘ben kendimi görüyorum’ ma xo vênenime (vêneme) ‘biz kendimizi görüyoruz’
tı xo vênena ‘sen kendini görüyorsun’ sıma xo vênenê ‘siz kendinizi görüyorsunuz’
o xo vêneno ‘o (eril) kendini görüyor’ i xo vênenê ‘onlar kendilerini görüyor’
a xo vênena ‘o (dişil) kendini görüyor’
Wiy, na xo se kena! ‘Aa, şuna bak! (birebir: bu kendisini ne yapıyor)’
Dikkat: Ez mı vênenane, tı to vênena gib cümle kurguları yanlıştır!
Ad tamlalamarı için de geçerli:
o mı rê mesela xo qesey keno ‘bana (kendi) hikayesini anlattı’
Karşılaştırın: o mı rê mesela dey qesey keno ‘bana onun hikayesini anlattı’ (başka bir kişinin)
a domananê xo ra zaf has kena ‘(kendi) çocuklarını çok seviyor’
kam ke sari rê berbeno, çımanê xo ra beno ‘eloğlu için ağlayan gözlerinden olur’ (atasözü)
(e)be xo ‘kendisi, kendi başına’:
çêna mı ebe xo sona mekteb ‘kızım kendi başına okula gidiyor’
meşte i be xo yenê ita ‘yarın kendileri buraya gelecek’
ma be xo ‘biz bize’
Xo’dan sonra Koşaç veya İzafet: Koşaç veya İzafe eklendiğinde xu-‘ya dönüşür:
ma be xuyme ‘biz bizeyiz’
no piyê xuyo ‘bu onun (öz) babası’
xo xo de, xo xo rê ‘kendi kendiyle, kendi kendine’:
o xo xo de qesey keno ‘kendi kendine konuşuyor’
a xo xo rê huyina ‘kendi kendine gülüyor’
xo be xo ‘kendi kendine (toplum veya bir kollektif anlamında)’:
ma sari rê rındime, xo be xo rê xêrê ma çino ‘başkalarına iyiyiz, ama kendimize hayrımız yok’
xo rê ‘sadece, kendine’, çoğu zaman pekiştirme olarak da kullanılır
xo rê heni ‘öylesine’
xo rê sono, kuno ra ‘gidip uzanıyor’
b) 3. kişinin (eril, dişil, tekil veya çoğul) dönüşlü olmayan iyelik durumunda da bir kişi zamiri gibi kullanılabilir:
waa xo vana ‘kızkardeşi söylüyor’
domanê xo çinê ‘çocukları yok’
xora ‘zaten’ anlamında kullanıldığında kaynaşmış olduğundan ötürü bitişik yazılır.
Sözcükler:
mode e - moda
pantoli (çoğul sözcük) – pantolon
serm – ayıp, utanma
hona – daha, henüz
newe – yeni. Hona newe – daha yeni
paykerdene (ken- pay) – giyinmek
Eze, Ejima – kadin ismi, Azime
cıte d – çift .Cıtê – bir çift
cıtê pantoli: bir çift pantolon (1 tane)
guretene (cên-) – almak, satın almak © Mesut Keskin
32
xo ra daene (dan- xo ra) – giyinmek (pıra daene’den)
qayt kerdene (qayt ken-) – bakmak
feteliyaene (fetelin-) – gezmek
tabi – tabii
ayb – ayıp
bê! – gel!
vece! – çıkar
nıka – şimdi. Nıka ke... – eğer şimdi
ciran – komşu (genelde çoğul)
der u cirani – kapı komşu
diyaene/vênıtene (vênen-) – görmek
qayt kerê – bakın!
pê ... şikiyaene (pê ... şikin-) – başetmek
serrud – şımarık
(e)ro cı cêraene (cêren- ra cı) – birisine dönmek
mı rê çı! – bana ne!
teseliya xo bırrina – umudu kesiliyor
ca verdaene – bırakmak
kınci (çoğul) – elbise
vetene (vecen-) – çıkarmak
rut – çıplak
rut biyaene (ben- rut) – çıplak olmak
teber - dışarı
werte e – orta
mala d – mahalle
ri e – yüz
çarnaene (çarnen-) – çevirmek
sermaiyaene (sermayin-) - utanmak
serranê xo ra sermaiyaene – yaşından utanmak
mılet - millet
bıra bıra! – Kardeşim! Yahu!
pia – beraber
çiyê - birşey
qesa d – söz; atasözü; cümle
verên – eski, yaşlı kesim; verêni: eskiler
qesa verênu: atasözü
derd - dert
kutık – köpek
wayir – sahip
Okuma metni – No modeo mode!
11
Ma serranê 1970i derime. O waxt dewu de pantolu çênu rê zaf serm vênenê. Dewe de çêney hona newe pantolu kenê pay.
Çêna Ap Heseni Eze (Ejima) ki cıtê pantolu cêna, dana xo ra. Ap Hesen qayt keno ke çêna xo Eze ebe pantolu fetelina.
Tabi nae nêwazeno. Eze ra vano: “Aybo, sermo! Çêna mı, bê, ni pantolu vece! Nıka ke der u cirani vênenê, nêvanê, ‘qayt
kerê, na çêna Hesenia, ne aybo, ne sermo’ ?”
Ma u pi pê çêna xo nêşkinê. Eza serrude cêrena ra piyê xo, vana: “Mı rê çı, kam se vano; no modeo mode!” Ap Hesen,
teseliya xo bırrina, ca verdano. Sono, oda de kıncanê xo veceno, beno rut, sono teber, wertê mala de fetelino. Cêniy –
ciamordi, kam ke ey vêneno, riyê xo çarneno. Vanê: “Ap Hesen, ayb niyo, tı ni serranê xo ra nêsermayina, wertê dewe de
rut fetelina?” Ap Hesen cêreno ra mıleti: “Bıra bıra; ma, sıma hona nêzanenê, no modeo, modeo!”
Alıştırma 9
Lütfen dönüşlü veya kişi zamirini doldurun!
11
Kaynak: Ali Kızılgedik. Ware – Zaza dili ve kültürü dergisi’nde, sayı 13, 2000, s.33, Baiersbronn. Bu ders müfredatının şivesine göre uyarlanmış ve
kolaylaştırılmıştır.
• Eze ____ rê pantolu cêna, kena pay (kendisine).
• Eze _____ rê pantolu cêna (ona).
• Mae ebe çêna _____ ra pia sonê suke (kendi).
• Ma ____ rınd zanime (kendimizi).
• Tı çiyê nêzana, ____ ____ rê huyina!
• Her kes be derdê ____yo (kendi).
• Lacê Heyderi qıco, hama ebe ____ sono suke (kendisi).
• Jü lacê Ap Memedi esto, namê _____ Heseno.
• Weli ___ rê sole herineno (onlara)
• Weli ____ rê sole herineno (kendisine).
Jü qesa verênu: Kutık wayirê xo nas keno
Ders 13 – Belirsiz tekil soneki –ê
Zazacada belirsiz ad için –ê soneki mevcut, ki Almancanın ein veya İngilizce’nin a(n) tanımlığıyla karşılaştırılabilir. Sonek ada
takmada da öğrendiğimiz İzafe kuralları geçerli. Belirsizlik soneki –ê cinsiyete bağlı değildir. © Mesut Keskin
33
Eril: Dişil:
-ø, -ê -ê: -e -øê:
mormek mormekê roce rocê
çê çêê, çêyê khebaniye khebaniyê
-i, -ü -iyê, -üyê: -a -øê:
pi piyê çêna çênê
çü çüyê manga mangê
-a, -o -aê, -oê -i -iê:
bıra bıraê kardi kardiê
ko koê
-e -øê:
name namê
Ayırdedebilmek için örnekler:
a roce yena ‘o gün gelecek’ a rocê yena ‘o birgün gelecek’
çêneke sona ‘kız gidiyor’ çênekê sona ‘(herhangi) bir kız gidiyor‘
–ê sonekiyle sık kullanılan bazı zarflar (belirteçler):
rocê bir gün cemê bir yarım gün; bir gün
reyê (jü rae) defê, sopê, dolımê bir kez, bir defa helmê, satê, deqê bir an
jüyê biri cıtê bir çift
taê bazı tenê biraz
Ad ve sıfat nitelemesinde belirsizlik soneki -ê
Belirsiz tekil ad nitelenerek de ifade edilir. Belirsiz ad diğer bir ad veya sıfatla daha yakın bir şekilde belirtilecekse, tamalama
dê/da veya sıfat nitelemesinde do/da belirsizlik edatlarını gerektirir. İzafe işlevini gören belirsizlik soneki –ê, cinsiyete ve
ismin haline bağlı değil; belirsizlik edatı ise adın cinsiyetini belirtir.
Ad tamlaması
Belirsiz bir adı başka bir adla daha ayrıntılı belirtmek için belirtilen ad –ê izafetini alıp cinsiyete göre dê (eril) veya da (dişil)
edatı da iki adın arasında ismin halinden bağımsızca yerini alır:
Eril: Dişil:
bıraê dê Elife esto ‘Elif’in bir kardeşi var’ waê da Heseni esta ‘Hasan’in bir kızkardeşi var’
Belirilen değil de belirten, yani sonradan gelen ad belirsiz tekil olduğunda o bu kez –ê sonekini alır. Belirten adın tamlama
durumunda olduğundan ötürü bükünlü halde olmasına rağmen hal soneki almaz:
lacê mormekê sono mekteb ‘(herhangi) bir adamın oğlu okula gidiyor’
çêna cênıkê ‘(herhangi) bir kadının kızı’
Sıfat nitelemesi
Belirsiz bir ad bir sıfatla daha ayrıntılı nitelendiğinde –ê izafetini alıp do (eril) veya da (dişil) edatı ad ile sıfatın arasında yerini
alır:
Eril: Dişil:
bonê do rındek ‘güzel bir ev’ rocê da rınde ‘güzel bir gün’
çêyê do tari ‘karanlık bir ev’ qelemê da derge ‘uzun bir kalem’
Sıfat nitelemesinde dikkat edilmesine gereken husus, eril adda bükünlü halde belirsizlik edatın do’dan dê’ye dönüştüğünü,
ayrıca sıfat hal soneki -i’yi aldığını:
wayirê bonê dê rındeki ‘güzeli bir evin sahibi’ (bon ad tamlama durumundan ötürü bükünlü halde)
torna mormekê dê kokumi ‘yaşlı bir adamın tornu’
Belirsizlik edatına alternatif olarak sayı sözcüğü jü ile de fakat edatsız ifade edilebilir: © Mesut Keskin
34
jü bıraê mı esto ‘bir kardeşim var’ jü waa dey esta ‘onun bir kızkardeşi var’
Belirsizlik edatıyla olan ifadenin belirsizliği ise jü ile yapılan ifadeden daha pektir.
Not: Birçok şivede bu paradigma farklılık arzetmekte. Şöyle ki belirsizlik soneki yerine bilinen izafet –ê/-a (ad tamlaması)
veya –o/-a (sıfat nitelemesi) kullanılabilir ki, cinsiyetten ve niteleme şeklinden bağımsız, değişmeyen bir belirsizik edatı de
kullanılır:
Ad tamlaması:
bıraê de Elife esto waa de Heseni esta
Sıfat nitelemesi:
bono de rındek roca de rınde
wayirê bonê de rındeki
Sayı edatı jü sıfatsal biçimde addan sonra geldiğinde, yukardaki belirsizlik ifadesine karşın belirli bir ada işaret edilir:
o laiko jü ‘o (bir) çocuk’ o laiko jü ae ra has keno ‘o çocuk onu (dişil) seviyor’
Bükünlü hal:
i laikê jüy
a ki i laikê jüy ra has kena ‘o (dişil) da o çocuğu seviyor’
a cênıka jüye ‘o kadın’ a cênıka jüye dewa ma rawa ‘o kadın bizim köyden’
namê a cênıka jüye Sultana ‘o kadının adı Sultan’
Sözcükler:
dabançe, davançe m – tabanca
esker – asker; çoğulu da belirtir
… ser eştene (erzen- … ser) – …e saldırmak
pıro biyaene (ben- … ro) – sarılmak, kapmak
nia daene (nia dan-) – bakmak
nejdi – yakın
düri – uzak (i vurgusuz)
ver – ön
… kerdene (ken- …) – …e koymak
tezek – tezek
sero – üstünde
nejdi ro … kerdene (n. ro … ken-) – …e yakınlaşmak
qe – hiç
ca – yer
lewiyaene (lewin-) – kımıldamak, hareket etmek
… kewtene (kun- …) – …e girmek
zerre m – iç
sae kerdene (sae ken-) – aramak
tebera – dışarda
qaytê … kerdene (q.ê … ken-) – …e bakmak
ebe Zazaki – Zazacayla
çıturi ki – nasıl da
tı vanê – ‘dersin ki’, sanki
bın – alt. bınê … ra - …in altından
se ke – nasıl ki
dot – orda
cüab daene (cüab dan-) – yanıt vermek
hes ke, vengê xo meke! – sus, sesini çıkarma!
qomutan - komutan
Okuma metni – Dabançe
12
Rocê esker erzeno dewê da qıckeke ser. Cênıkê da jüye se ke xebere cêna, bena dabançê xo ro, vecina teber. Nia
dana ke esker zaf nejdi dero, düri nêsona, dabançey verê xo de kena wertê tezeku, sero nisena ro. Esker nejdi ro nae
keno. Na qe caê xo ra nêlewina. Taê kunê zerrê çêyi, sae kenê; taê ki tebera manenê. Eskeru ra jüyê jêde qaytê nae
keno, cênıke xo xo rê ebe Zazaki vana:
- Lacê kutıki, çıturi ki qaytê mı keno; tı vanê, nıka yeno, dabançey bınê tezeku ra veceno!
Se ke nia vana, dot ra esker huyino, Zazaki cüab dano cı:
- Çêna kutıki, hes ke, vengê xo meke! Sonane, qomutani ra vanane, ha!
Alıştırma 10
Aşağıdaki cümleleri lütfen Zazacaya çevirin!
12
Kaynak: X. Çelker: Ebe Yaraniye kewtime rae. Vejiyaişê Tiji, Istanbul, 1998. Bu ders müfredatının şivesine göre uyarlanmış ve kolaylaştırılmıştır.
• Mehmet’in bir kırzkardeşi var. • Kızkardeşi güzel bir kız. © Mesut Keskin
35
• Bir kadın şehre gidip kendisine bir çift pantolon alıyor.
• Birgün kendime iyi bir kitap satın alacağım.
• O (bir) adam köpeğin sahibi.
• Sultan’ın bir oğlu var, daha küçük.
• O (bir) kızın Haydar’ın kızı.
• Anne çocuklarına bir kitaptan bir masal anlatıyor.
• Ali bir köyden inek getiriyor.© Mesut Keskin
36
Ders 14 – Ad tamlamada yer değiştirme
Ad tamlamada bilinen şekilden ōte (Dilbilgisi 6 ve Ders 9) bir de belirli ilgeçle olan isim niteleme veya yōnelme durumunda
tamalama adlar yerini değiştirebilir de. İsmi daha ayrıntılı niteleyen ad veya zamir, alternatif öne geçebilir. Yerleri değişen ad
tamlamasında önde duran niteleyici (düzenli tamlamada olduğu gibi) bükünlü (2.) hali alır, fakat izafetsiz
13
:
yer değiştirilmiş
niteleyici – tamlanan ad
düzenli
tamlanan ad - niteleiyici
mı ver de ver-ê mı de önümde
mı dest de dest-ê mı de elimde
mı dest ra dest-ê mı ra elimden
mormeki ver de ver-ê mormek-i de adamın önünde
ebe xo dest ebe dest-ê xo kendi eliyle
erzeno kutıki ver erzeno ver-ê kutık-i köpeğin önüne atıyor
vecina boni ser vecina ser-ê bon-i evin damına çıkıyor
cêna xo dest cêna dest-ê xo eline alıyor
Sözcükler:
zımıstan – kış serd – soğuk
çetın – zor raxeleşiyaene (xeleşin- ra) – kurtulmak
pire d – yaşlı kadın, nine xapiyaene (xapin-) – kanmak, aldanmak
sepete d – sepet o ra tepia
14
– (ondan) sonra
qaytê … kerdene (q.ê … ken-) – birisine bakmak vore d - kar
bıjêk – oğlak varaene (varen-) – yağmak
Nisane d – Nisan dina d - dünya
vırarde e – düz yol. Vırardu ra – Düz yollarda ser – üst(ü)
belekiye d - kar eridiğinden yerlerde oluşan beneklik rae d – yol. Ra u olaği – yol – yolak
asaene (asen-) – gōrünmek cêriyaene (cêrin-) - kapanmak
pasqule d - tekme têde – hepsi, tümü
… ra kuyıtene (kuyin- … ra) – vurmak, çarpmak vêsaniye d – açlık
eştene (erzen-) – atmak ... ver –...dan, ...dan ötürü
vera ... –...e karşı qır biyaene (qır ben-) – kırılmak, ölmek
Gulane f – Mayıs … reştene (resen- …) – ulaşmak, yetişmek
usar – bahar
ae ra nat – ondan beri
Okuma metni – Waxtê Pire15
Serra jüye zımıstan zaf çetın yeno. Pirê ki zerrê boni de bınê sepete de qaytê bıjêkanê xo kena. Eke wertê Nisane de vırardu
ra belekiye asena, pire esqanê xo ra pasqule kuyina sepete ra. Sepete cêna xo dest, erzena. Çıke heni zanena ke vera
Gulane de bıjêkê xo serd ra xeleşinê ra. Hama xapina. O ra tepia vore heni varena dina ser ke, ra u olaği cêrinê. Bıjêkê pire
têde vêsaniye ver qır benê, qe jüyê nêreseno usar. Ae ra nat, nêmê Nisane rê “Waxtê Pire” vanê.
13
Kaynak: Selcan, Zülfü: Grammatik der Zaza-Sprache, S. 265.
14
Dilbilisel olara doğru şekli ey ra tepia olması gerek, istisna.
15
Aslan, Cengiz: Ware –Zaza Dili ve Kültürü dergisi. S. 48, Sayı 9, Şubat 1996. Bu ders müfredatının şivesine göre uyarlanmış ve kolaylaştırılmıştır. © Mesut Keskin
37
Ders 15 – İlgi cümleleri
İlgi cümlesi, göndergeli (refrans) sözcüğüne niteleme işlevi gören yan cümledir. Zazacada başlıbaşına ve niteleyen ilgi
cümleleri var, kibu derste niteleyen türünde olanı üzerine durulacak.
Önceki derslerde ke edatı giriş betimleyen sözcük şeklinde “...IğI zaman, eğer” anlamında beliriyordu. İlgi cümlelerindeyse ke
ilgi edatı anlamında kullanılır, Türkiye Türkçesi veya Azerice’deki kullanılan (Farsçadan alınmış) ki ile benzeşir. İlgi cümlenin
kuruluşunda belirleyici olan sıfat izafeti (-o, -a, -ê) idir, ki ilgi cümlesini kurabilmek için göndergeli sözcüğe veya ilgi zamirine
eklenir. Vurgu, izafetten bir önceki hecededir.
Eril göndergeli sözcük özne olarak: Zamir olarak:
mormeko ke yeno ‛gelen adam’ uyo ke yeno ‛o gelen’ (eril)
Eril göndergeli sözcük dolaysız nesne:
mormeko ke ez nas kenane ‛tanıdığım adam’ uyo ke ez nas kenane ‛o tanıdığım’
Eril göndergeli sözcük dolaylı nesne:
mordemo ke cı ra has kenê ‘o adam ki seviyorlar’ uyo ke cı ra has kenê ‘o sevilen’
Dişil göndergeli sözcük özne olarak:
cênıka ke sona ‛giden kadın’ awa ke sona ‛o giden’ (dişil)
Dişil göndergeli sözcük dolaysız nesne:
cênıka ke o vano ‛onun (eril) dediği kadın’ awa ke o vano ‛onun dediği (dişil) kişi’
Göndergeli sözcük çoğul özne olarak:
domanê ke vecinê teber ‛dışarı çıkan çocuklar’ iyê ke vecinê teber ‛dışarı çıkanlar’
Göndergeli sözcük çoğul nesne olarak:
1. domananê ke tı vênena oder
2. domanê ke tı vênena
‛gördüğün çocuklar’ 1. inanê ke tı vênena
2. iyê ke tı vênena
‛gördüğün kişiler’
Fark belirtimi için örnek:
cênıke ke sona çê ‘kadın eve gittiği zaman’ cênıka ke sona çê ‘eve giden kadın’
Gösterili yer belirtmelerinde de ilgi edatındaki koşaç kalkabilir (yani dero, dera, derê yerine):
kıtabo ke serê masa de ‘masanın üstündeki kitap’
qelema ke serê defteri de ‘defterin üstündeki kalem’
Sözcük:
bırarza – yeğen, kardeşten olan
habire – habire, sürekli
goynaene (goynen-) – övmek
apo – amca! (seslenme)
qayt ke: bak!
bao – canım (aslında ‚baba’ya olan seslenme)
zobina – başka. Zobinaro – bir başkadır
çê ra – aileyle
mordemi (çoğul) – akrabalar
Heso! – Haso! (Hasan’a seslenme şekli)
sermaiyaene (sermain-) – utanmak
kira d – kira. Kira daene (dan-) – kira vermek
pir – Alevi dedesi
nuna vêrey – (karın) ekmek, yediği
Heqi kena (oku: hex kena) – Al lahını seversen
raşti – doğru, gerçek
gegane – arasıra, bazan
perey (çoğul) – para
o ke bırusno – gönderse
o waxt – o zaman
tam – tam
xo raşt kerdene (xo ken- raşt) – kendisini düzeltmek
hesab - hesap
çi e – şey, eşya
2 Okuma metni
16
Ap u bırarza pia gurinê. Ap habire xo goyneno, vano:
“Karo ke ez kenane, qe kes nêkeno.” Bırarza vano:
”Apo, qayt ke; ez ki karê xo rınd kenane.” Ap vano:
“Bao, tı karê xo rınd kena, hama karê apê to zobinaro!”
16
Aus: X. Çelker: Ebe Yaraniye kewtime rae. Vejiyaişê Tiji, Istanbul, 1998. Dem Basisdialekt dieses Lehrbuchs angepasst und vereinfacht. © Mesut Keskin
38
* * *
Hesen u Ase çê ra yenê Bursa lewê mordemanê xo. Xeylê ke manenê, rocê Ase mêrdê xo ra vana:
“Heso, ez endi xo ra sermainane. Qayt ke: Kira çê ma apê mı dano; kıncanê domanu pirê ma cêno, nuna vêrey ki xalıka mı
dana. No çıko, tı Heqi kena? Hata key nia bêkar u bêgure manena?” Hesen vano:
”Tı raşti vana. Bıraê tüyo ke Almanya de, o ke gegane ma rê tenê peru bırusno, o waxt ma xo tam kenime raşt.”
Alıştırma 11
İlgi edatı ke’nin önüne lütfen doğru izafeti yazın!
• Kağıd___ ke serê televizyoni de, hesabê têlefonio.
• İ_____ ke ma cı ra has kenime, i ki ma ra has kenê.
• Çi___ ke sono, reyna nino.
• Her___ ke gewra, hera xalê mına.
• Ni pantol___ ke surê, yê kamiê?
• A___ ke dot ra yena, waa mawa.
• U___ ke keno, vêneno; u___ ke nêkeno, nêvêneno.
• Lacê mı___ ke 7 serri dero, sono mekteb.
• Çêna ma___ ke 18 serri dera, gurina.
• Ciranê ma___ ke lewê bonê ma de, Bingol raê.
Aşağıdaki cümleleri lütfen Zazacaya çevirin!
• Masanın üstündeki kalemler kırmızı.
• O gelen dayım.
• Evin önündeki sepet yaşlı kadının.
• Veli’nin getirdiği tuz beyaz.
• O sevdiğin kız kızım olur.
• Gördüğün sarı ev bizimkisi.
Ders 16 – Kelime gruplardan isim ve sıfat tamlaması
Şimdiye kadar isim ve sıfat tamlaması genelde tek tamlayan ile kurulduğunu öğrenmiştik (dilbilgisi 6). Aslında sınırsız şekilde
tamlayan eklemek mümkündür, ama konuşulan dilde genelde 2 veya 3 tamlayan kullanılır. Dikkat edilmesi gereken özellik,
ismin doğru hali ve sıfatın alacağı doğru yer ve sonek.isimler yerine elbette zamirler de gelebilir. Burada sadece basit
tamlama şekilleri üzerine durulacak.
a. İsim + isim / zamir + sıfat
Dilbilgisi 9’da da belirtildiği gibi, bir ismi yakından tamlayan sıfat, isimden sonra gelir. Baştaki isim diğer bir isim veya zamir ve
sıfatla tamlandığında da sırası için belirli kuralları var:
Eril:
Zamir ile:
bıraê mı “kardeşim”
bırao qıc “küçük kardeş”
bıraê mıno qıc “küçük kardeşim”
bıraê mın -o qıc
1. hal 2. hal 1. hal
eril tamlayan isim ile:
bıraê Heseni “Hasan’ın kardeşi”
bırao qıc “küçük kardeş”
bıraê Hesenio qıc “Hasan’ın küçük kardeşi”© Mesut Keskin
39
bıraê Heseni -o qıc
1. hal 2. hal 1. hal
dişil tamlayan isim ile:
bıraê Gule “Gül’ün kardeşi”
bırao qıc “küçük kardeş”
bıraê Gulo qıc “Gül’ün küçük kardeşi”
bıraê Gul -o qıc
1. hal 2. hal 1. hal
Tamlayan isim 2. halde
Tamlanan (önce yer alan) isim 2. halde olduğunda, izafeti ve sıfatı da 2. hali alır:
zamir ile:
lacê bıraê mı “kardeşimin oğlu”
lacê bıraê qıci “kadeşin küçük oğlu”
lacê bıraê mınê qıci “kardeşimin küçük oğlu”
lacê bıraê mın -ê qıci
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal
Eril tamlayan isim ile:
lacê bıraê Heseni “Hasan’ın kardeşinin oğlu”
lacê bıraê qıci “küçük kardeşin oğlu”
lacê bıraê Heseniê qıci “Hasan’ın küçük kardeşinin
oğlu”
lacê bıraê Heseni -ê qıci
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal
Dişil tamlayan isim ile:
lacê bıraê Gule “Gül’ün kardeşinin oğlu”
lacê bıraê qıci “ küçük kardeşin oğlu”
lacê bıraê Gulê qıci “Gül’ün küçük kardeşinin oğlu”
lacê bıraê Gul -ê qıci
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal
Karşılaştırın:
lacê bıraê mıno qıc “kardeşimin küçük oğlu”
lacê bıraê mın -o qıc
1. hal 2. hal 2. hal 1. hal
Dişil:
zamir ile:
waa mı “kızkardeşim”
waa qıce “küçük kızkardeş (bacı)”
waa mına qıce “ küçük kızkardeşim (bacım)“
waa mın -a qıce
1. hal 2. hal 1. hal
Eril tamlayan isim ile:
waa Heseni “Hasan’ın kızkardeşi”
waa qıce “küçük kıskardeşi (bacı)”
waa Hesenia qıce “Hasan’ın küçük kızkardeşi”
waa Heseni -a qıce
1. hal 2. hal 1. hal
Dişil tamlayan isim ile:
waa Gule “Gül’ün kızkardeşi”
waa qıce “küçük kızkardeş”
waa Gula qıce “Gül’ün küçük kızkardeşi (bacısı)”
waa Gul -a qıce
1. hal 2. hal 1. hal
Tamlanan isim 2. halde
Dişil isimlerde 1. hal ile 2. hal eşittir: © Mesut Keskin
40
zamir ile:
lacê waa mı “kızkardeşimin oğlu”
lacê waa qıce “küçük kızkardeşin (bacının) oğlu”
lacê waa mına qıce “küçük kızkardeşimin (bacımın) oğlu”
lacê waa mın -a qıce
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal f.
Eril tamlayan isim ile:
lacê waa Heseni “Hasan’ın kızkardeşinin oğlu”
lacê waa qıce “küçük kızkardeşinin oğlu”
lacê waa Hesenia qıce “Hasan’ın küçük kızkardeşinin
(bacısının) oğlu”
lacê waa Heseni -a qıce
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal f.
Dişil tamlayan isim ile:
lacê waa Gule “ Gül’ün kızkardeşinin oğlu ”
lacê waa qıce “küçük kızkardeşin oğlu”
lacê waa Gula qıce “Gül’ün küçük kızkardeşinin
(bacısının) oğlu”
lacê waa Gul -a qıce
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal f.
Karşılaştırın:
lacê waa mıno qıc “kızkardeşimin küçük oğlu”
lacê waa mın -o qıc
1. hal 2. hal 2. hal 1. hal
Not: Kardeşin oğluna bırarza, kızkardeşin oğluna wereza, kardeşin kızına bıraçêna, kızkardeşinkızına wereçêna,
amcaoğluna veya aynı aşiretten olana dereza, amca kızına dedeçêna denir.
Çoğul:
zamir ile:
domanê mı “çocuklarım”
domanê qıci “küçük çocuklar”
domanê mınê qıci “küçük çocuklarım”
domanê mın -ê qıci
1. hal 2. hal 1. hal Pl.
Eril tamlayan isim ile:
domanê Heseni “Hasan’ın çocukları”
domanê qıci “ küçük çocuklar”
domanê Heseniê qıci “Hasan’ın küçük çocukları”
domanê Heseni -o qıc
1. hal 2. hal 1. hal Pl.
Dişil tamlayan isim ile:
domanê Gule “Gules Kinder”
domanê qıci “küçük çocuklar”
domanê Gulê qıci “Gül’ün küçük çocukları”
domanê Gul -ê qıci
1. hal 2. hal 1. hal Pl.
Tamlanan isim çoğul 2. halde
zamir iler:
kayê domananê mı “çocuklarımın oyunu”
kayê domananê qıcu “küçük çocukların oyunu”
kayê domananê mınê qıcu “küçük çocuklarımın oyunu” © Mesut Keskin
41
kayê domanê mın -ê qıcu
1. hal 2. hal Pl. 2. hal 2. hal Pl.
Eril tamlayan isim ile:
kayê domananê Heseni “Hesen’in çocuklarının oyunu”
kayê domananê qıcu “küçük çocukların oyunu”
kayê domananê Heseniê qıcu “Hasan’ın küçük
çocuklarının oyunu”
kayê domananê Heseni -ê qıcu
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal
Dişil tamlayan isim ile:
kayê domananê Gule “Gül’ün çocuklarının oyunu”
kayê domananê qıcu “küçük çocukların oyunu”
kayê domananê Gulê qıcu “Gül’ün küçük
çocuklarının oyunu”
kayê domananê Gul -ê qıcu
1. hal 2. hal 2. hal 2. hal
Karşılaştırın:
kayê domananê mıno qıc “çocuklarımın küçük (ufak) oyunu”
kayê domananê mın -o qıc
1. hal 2. hal 2. hal 1. hal
b. İsim + isim / zamir + isim
İlk 2 ismin sonuncusuna ilşkin oldığı 3 isimde şu şekilde tamlanır:
zamir ile:
hesabê mı “hesabım”
hesabê panga “banka hesabı” (panga d)
hesabê mınê panga “banka hesabım”
hesabê mın -ê panga
1. hal 2. hal 1. hal
Eril tamlayan isim ile:
hesabê Heseni “Hasan’ın hesabı”
hesabê panga “banka hesabı”
hesabê Heseniê panga “Hasan’ın banka hesabı”
hesabê Heseni -ê panga
1. hal 2. hal 2. hal
Dişil tamlayan isim ile:
hesabê Gule “Gül’ün hesabı”
hesabê panga “banka hesabı”
hesabê Gulê panga “Gül’ün banka hesabı”
hesabê Gul -ê panga
1. hal 2. hal 2. hal
Karşılaştırın:
hesabê panga mı “bankamın hesabı”
hesabê panga mı
1. hal 2. hal 2. hal
Önemli: Sıra sıfatları izafet eki -ê / -a ile bağlanır:
lacê mınê hirêyine „üçüncü oğlum“
çêna mına dıdine „ikinci kızım“
Okuma metni – Wa u bıraê mı
Sözcükler:
nuxuri m – kardeşlerin en büyüğü qe – hiç © Mesut Keskin
42
ge ge - bazen
tabi ke – tabii ki
çi-mi – eşya
ya …, ya ki … - ya …, ya da …
meyman - misafir
taê – kimi, bazı
werte e – orta
wertên – ortancı
herinaene, hêrnaene – satın almak
xeylê waxto – uzun zamandır
wayir – sahip
gemiye d – gemiye
wayirê … - … sahibi
pêroine, pêrüne – tümü (2. hal)
bin – başka,ü diğer
mêrde e – koca, eş
mêrde de biyene – (bayan) evli olmak
mordem – 1. insan, 2. akraba
tek – tek, biricik
bınê manıke – „torba altı“ kardeşlerin en küçüğü
coka, coka ke – ondan ötürü
nazli – nazlı
Özel isimler:
Memed Ali, Rıza, Hesen; Sultane, Elife, Miyasa, Gule
Ma çê de 7 wa u bırayme. 3 bıraê mı, 3 ki waê mı estê. Bıraê mıno pil Memed Aliyo, nuxuriyê çêyiyo. Dewa ma de maneno,
qe dewe ra nêvecino. Ge ge tabi ke sono suke, çi-mi herineno, yeno. 11 domanê bıraê mınê pili estê, i ki ya Estamol derê
ya ki Almanya de. 2 domanê qıci wanenê. Lacê Memed Aliyo wertên nıka çê ma de meymano.Taê amnani yenê tatil. Bıraê
mıno wertên Rızao, Estamol de maneno, xeylê waxto ucaro. 7 domanê dey estê. Lacê Rızayo pil gemiye de gurino. Namê
bıraê mınê qıci ki Heseno, wayirê 9 domanano. O ki ebe domanu pêroine Almanya de maneno. Waa mawa pile Sultana, a
itha dewê da bine dera, 6 domanê xo estê. Mêrdê waa mına pile ki mordemê mao. Waa mına wertêne Elifa, a jü dewa
Erzıngani de mêrde dera, hama Almanya de manena. Domanê waa mına wertêne 4 teneyê. Lacê Elifo pil gurino, çêna
xuya qıce hona wanena. Waa mına qıca ke Almanya de, Miyasa, tek lacê xuyo. Na waa mı bınê manıka, coka ke tenê
nazliya. Namê mı ki Gula, 6 domanê mı estê.
Alıştırma 12
Lütfen aşağıdaki cümleleri Zazacaya çevirin!
1. Küçük kardeşim 17 yaşında.
2. Büyük kızkardeşim çok yaşlı.
3. Hasan’ın büyük kardeşi köydedir.
4. Senin küçük amcanın adı ne?
5. Büyük halamın adı Gulperiye.
6. Memed onun (dişil) büyük kardeşinin oğludur.
7. Ortancı kardeşin kızı nazlı.
Ünlü dilbilimci MANN-HADANK zazaların ayrı bir millet zazacanın da ayrı bir dil olduğunu söylemekte ve eserinde bununla ilgili kanıtlarını ortaya koymaktadır ve aynı eserde zaza milletinin özellikle sasaniler in kuruluşu sırasında ortaya çıktıkları ve zazacanın sasaniçeyle çok büyük benzerlikler gösterdiği dillendirilmekle kalmayıp esere göre sasanilerin zazaların kurduğu ilk devlet olma özelliği vardır